23 Kasım 2009 Pazartesi

Kesişmeyen Yollar Çizin!



Resimde 1 den 1 e,2 den 2 ye,3 den 3 e öyle yollar çizeceksiniz ki yollar birbiri ile kesişmeyecek.Alanın dışına çıkılmayacak ve kenarlara değilmeycek.Cevabı resimle göstermeniz rica olunur..

19 Kasım 2009 Perşembe

Sayıları Yerleştirin!!



Şekilde gördüğünüz kare içine 1 den 9 a kadar(1 ve 9 dahil) olan sayıları 1 kere kullanarak öyle bir yerleştirinizki,soldan sağa her satırda,yukarıdan aşağıya her sütunda ve çapraz şekilde(köşegen üzeri)toplamları birbirine eşit olsun?

Not:Çözümü şekilli olarak veriniz.

"Kendin Yap Kendin Çal" Orff Semineri


15Kasım Pazar günü Onur Erol ve Tugay Başar'a verdiği seminer için çok teşekkür ediyorum. Günümüz çok keyifli ve verimli geçti. Günün yarısında orff aletlerimizi yaptık, diğer yarısında çaldık. Guiro, baget, kazu ve kastanyetlerle yaptığımız ritm çalışmalarında tüm stresimizi attık. Seminerde okul öncesi eğitimcilerinin yanısıra müzik öğretmenleri, beden eğitimi ve ingilizce öğretmenleri de çoğunluktaydı. Tüm eğitimcilerin orff yaklaşımı ile verdikleri dersleri şekillendirebileceklerini ve çocuklar için harika eğitim fırsatları yaratabileceklerine inanıyorum. Bir kaç seminere katılarak işin özünü anladıktan sonra gerisinin kolayca geleceğine inanıyorum. Yeter ki çocuklar için daha iyisini isteyelim ve harekete geçelim diyorum.
Seminer için kendi atölyelerini bizlere açan Ezo Sunal'a ayrıca teşekkürler. Çok hoş bir mekanda çocuklar için harika çalışmalara imza atıyorlar. Çocuklar için yoga çalışması ve daha pek çok çalışmaları hakkında bilgi almak için atölyenin web sayfasına şu adresten bağlanabilirsiniz:

15 Kasım 2009 Pazar

7.Sınıf Ağırlıklı Matematik Bulmacası



Hazırlayan:Zafer GÜVEN

SORULAR:
1)Köşeleri ortak,kenarları ise zıt yönlü açılara verilen isim.
2)Köşesi çemberin merkezinde yer alan açıya verilen ad.
3)Çemberin (dairenin) merkezini çemberin üzerinde bir noktaya birleştiren doğru parçasına verilen isim.
4)Bir doğru parçasını eş 2 parçaya ayıran ve doğru parçasına dik olan geometrik parça.
5)Çemberin merkezinden geçen en uzun kiriş.
6)İçinde bilinmeyen ve eşitlik bulunan harfli ifadelere verilen isim.
7)Bir cebirsel ifadede harfin önünde yer alan sayı.
8)Çember üzerindeki iki noktayı birleştiren doğru parçası.
9)Matematikte toplam ve çıkarma işaretleri ile ayrılan her bir parça.
10)Çemberin üzerindeki iki nokta arasında kalan parçanın adı.
11)(TERSİ)Paralel iki doğruyu kesen doğruya verilen isim.
12)Harfleri ile harflerinin üsleri aynı olan terimlere verilen isim.
13)Köşesi çemberin üzerinde bulunan açı.
14)Cebirsel ifadelerde harften bağımsız olan terime verilen ad.
15)Desimetrenin kısaltılmışı.
16)Bir çembere bir noktada temas eden doğruya verilen isim.
17)Paralel iki doğru ve bunları kesen bir doğrunun meydana getirdiği bir şekilde ;birer kenarı ortak,diğer kenarları birbirine paralel,ters yönlü ve doğruların dış kısmında kalan iki açıya verilen isim.
18)Bir doğruyu üzerindeki veya dışındaki bir noktadan dik açı ile kesen doğru parçası veya ışın.
19)Paralel iki doğru ve bunları kesen bir doğrunun meydana getirdiği bir şekilde ;birer kenarı ortak,diğer kenarları birbirine paralel ve aynı yönlü olan iki açıya verilen isim.

CEVAPLAR:
1)TERS
2)MERKEZAÇI
3)YARIÇAP
4)ORTA DİKME
5)ÇAP
6)DENKLEM
7)KATSAYI
8)KİRİŞ
9)TERİM
10)YAY
11)NESEK
12)BENZRERTERİM
13)ÇEVREAÇI
14)SABİTTERİM
15)DM
16)TEĞET
17)DIŞTERS
18)DİKME
19)YÖNDEŞ

Matematik Eğitim ve Öğretiminin Önemi

Matematik,fen ve teknolojinin temeli olarak düşünülür.Bilgi ve teknoloji çağını yaşadığımız bu dönemde matematiğin ne kadar önemli ve hayati özelliğe sahip olduğu bir kez daha açığa çıkmıştır.Bilgi ve teknoloji olarak dünyayı elinde bulunduran toplumlara ( A.B.D,Japonya,Çin v.b.)baktığımızda bu ülkelerin matematik alanına ne denli önem verdikleri görülecektir.Bu gerçekten yola çıkarak eğitimdeki kalitemizi artırmak ve çağa uygun bir hale getirmek amacı ön planda tutularak ,bilindiği gibi son 4-5 yıl içerisinde ilköğretim programlarında ve ders kitaplarında köklü değişiklikler uygulanmıştır.
Yeni düzenleme ile öğrencinin merkez odaklı olduğu,araştırmaya sevk edici yaklaşımlar benimsenerek ders programları oluşturulmuştur.Yeni hazırlanan ilköğretim matematik programı eski programa göre daha hafif,öğretme değil öğrenmeye özendirici,öğrencilere sorumluluk kazandırıcı,öğrenciyi aktif hale getiren bir tarzda düşünülmüştür.Bu sebeple buluş yoluyla öğretim,kavram öğretimi,zihinsel süreçler,eleştirel düşünme becerisi,yaratıcı düşünme becerisi,problem çözme becerisi,iletişim becerisi gibi ögeler programda öne çıkmaktadır.

Matematik Dersine Nasıl Çalışmalıyım?

Çoğu öğrenci için korkulu rüya olan matematik dersi aslında o kadar korkulacak bir ders değil.Herşeyin başı yapılan işi sevmektir.Matematiği sevmek,ona karşı olumlu bir tutum geliştirebilmek gencin matematik dersi başarısını artıcaktır.Tabi bunun için öğrencinin yanı sıra öğretmeninin tutumu da çok önemlidir.Özellikle 1.kademeden başlayarak sınıf öğretmenleri bu işe el atmalı ve çocuklara matematiği sevdirmeye çalışmalıdır.1.kademede öğrenci çoğunlukla öğretmenini model alır.Dolaysıyla öğretmenin tutumu çok önemlidir.Dersi eğlenceli ve esprili bir şekilde işlemek de bu işin yöntemlerinden biridir.Mesleğimdeki 15.yılımı yaşıyorum.Bu süre içinde edindiğim tecrübeden söz edecek olursam; bir matematik öğretmeni olarak derslerimde çok fazla ciddi davranmamaya dikkat ederim..Çünkü öğrenci zaten ön yargılı matematiğe karşı.Bir de bunun üstüne ben öğrenciyi sıkarsam öğrenci tamamen dersten uzaklaşacaktır.O yüzden derslerimde esprili olmaya,öğrencilere seviyelerine uygun şakalar yapmaya,değişik matematik oyunları uygulamaya özen gösteririm.Bunlar benim tespitim tabi.Bunlara katılmayanlarda olabilirim.Saygı duyarım...Geleliim matematik dersine nasıl çalışmalıyım sorusunun cevabına...
Matematik dersi öncelikle derste öğrenilir.Öğrencilere "iyi dinleyiniz" denir genellikle.Bu söz doğru ama eksik.Ben buna "iyi izleyini" de eklerim.Çünkü matematik dersi sadece kulak ile değil göz ile de takip edilmesi gereken bir ders.Öğretmenin yazdıkları,mimikleri çok önemlidir.Gözden kaçırılmamalıdır.Derslerde mümkün olduğunca aktif olan ve sürekli soran öğrenciler daha iyi öğrenecektir.
Evet..Dersimizi dinledik.Okul zamanı sona erdi ve evimize döndük.Evde matematik dersine nasıl çalışmalıyım?Konusuna bir göz atalım.Tabiki bunun için öncelikle bir planımız olmalı.Eve dönüldüğünde yapılması gerekenleri tek tek yazamaya gerek yok sanırım.(Dinlenme,eğlnce,yemek v.b.)Biz derse başlama kısmından devam edelim.Matematik dersi öncelikle yazarak çalışılmalıdır.Eve gelindiğinde o gün işlenen konu öncelikle tekrar edilmelidir.Bu tekrar işi yazarak yapılmalıdır.Tabiki tanım v.b. kısımlar okunmalı.Okulda çözülen örnekler tekrar çözülmelidir.Sadece örneğin soru kısmına bakılmalı,cevap kısmı kapatılarak soru çözülmeye çalışılmalıdır.Bu iş sırasında yapılan hata ve eksikler tespit edilmeli ve öğrenilmelidir.Tekrar olayı bittikten sonra verilen ödevler yapılmalıdır.Son adımda ise konu ile ilgili testler çözülerek konu pekiştirilir.Şimdilik bu kadar..Selamlar
YAZAR:Zafer GÜVEN

14 Kasım 2009 Cumartesi

27 Mayıs - Final..


"..Toplantının sonucunda, "4'ünü asalım, gerisine müebbet versek olur ya yazık." kararı çıktı. Asılmasına karar verilen 4 isim; Fatin Rüştü Zorlu, Hasan Polatkan, Adnan Menderes ve Celal Bayar idi.."

Efendim Menderes dışındaki 14 mahkumun asılmak üzere İmralı'ya postalandığını söylemiştik hatırlarsınız. Bu 14 isim yukarıdaki karardan haberdar değiller tabii, "Sıçtık lan ölücez hepimiz." diye geziyorlar. Bu esnadaki bir diğer gelişme ise, Bayar'ın idam kararının da "Ulan kaç yaşında adam zaten ölüp gidicek 3-5 yıla." diye düşünülerek müebbete çevrilmesi oldu. Bütün duruşmalarda sklemez tavırlarıyla dikkat çeken Bayar, idamdan da bir güzel yırttı yani.

15 Eylül gecesi mahkumlar tırsa tırsa uykuya daldılar. 16 Eylül 1961 sabahı, koğuşlarda iki büklüm uyuyan 14 DP'liden ikisi "Şşşt kalkın lan kalkın." diye uyandırıldı. Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan. "Noluyo lan afyonumuz patlamadan." demeye kalmadan; ikiliye beyaz önlükler giydirildi, hüküm özetleri boyunlarına geçirildi. Dışarıya götürüldüler. Asılıverdiler.

Sabah diğer DP'liler uyanınca etrafta "Lan Hasan'la Fatin nerede ya?" yükseldi tabii. Kısa süre sonra görevliler koğuşlara gelip "Uyanın lan keraneciler, hadi iyisiniz ha yırttınız idamdan hehehe." diyince, durum anlaşıldı. İki infazın gerçekleştirilmesinin ardından, Amerika'sından Fransa'sına tonla ülke arayıp "Lan olm napıyosunuz ya, bari Menderes'i asmayın." diye seslendi. Cemal Gürsel de ne yapsın zavallı, "Hafız ben napayım ya, bu Milli Birlik çılgına bağladı söz geçiremiyorum heriflere." diye dert yakındı. Artık kimsenin elinden bir şey gelmiyordu yani.

O esnada Menderes Yassıada'da hasta yatıyor, dünyadan haberi yok tabii.. Sürekli içinden "Kafamı skiim ya, Aydın'da tarla ekiyorduk şu geldiğimiz hale bak lan." düşünceleri geçiyor. Hastalığının geçmesinin ardından, bir gün sonra, 17 Eylül sabahı, ona da "Hadi genç kalk gidiyoruz." emri geldi. O da gemiye bindirildi, İmralı'ya yollandı. İmralı'da jetonu düşen Menderes de aldı kağıdı kalemi geriye bir mektup bıraktı tabii. Kimseye kırgın olmadığını söyledi. Son isteğini sordular, "Farmville'e giremedim kaç zamandır, çilekleri bi toplayıverin." diye rica etti. Sonra götürdüler asıverdiler onu da. 

***

Efendim 12 Haziran'da başladığımız 27 Mayıs serüvenini 5 ay sonra, 14 Kasım'da bitirmenin buruk sevinci içerisindeyim. Aylardır "Bayar şöyle Menderes böyle." diye atıp tutmalarımı sabırla takip eden herkese teşekkür ederim. Bitirmeden önce belirtmek istediğim bir nokta var. "Ulan yaşlı adam." diye idamı affedilen Bayar, kararın ardından Kayseri Cezaevi'ne yollandı. 2-3 sene kadar yattı. Yine "Ulan yaşlı adam." diye serbest bırakıldı bu sefer. 

İşte o "yaşlı adam" da 1986 yılında 103 yaşında öldü ya, ben daha ne diyeyim. Adam biraz daha dayansa bunları da okuyacakmış. Takdir ediyorum. Bu öykünün tek kazananı odur bence. Bir sonraki tarihsel hikâye dizimize kadar esenlikler dilerim.

s.

13 Kasım 2009 Cuma

Çoktan Seçmeli(TEST) Sınavlar İçin Genel Tavsiyeler

Çoktan Seçmeli(TEST) Sınavlar İçin Genel Tavsiyeler


*Zor sorularla vakit kaybetmeyin.

*Şıklardan önce soru metnini okuyun.

*Soru köklerini iyi anlayın.

*Şıkların tamamını mutlaka okuyun.

*Cevaplarınızı(çok iyi bir sebep yoksa)değiştirmeyin.

*İpuçlarını değerlendirin.

*Yanlışları eleyin.

*Soru hakkında hiçbir bilginiz yoksa cevap vermeyin.Eğer soruda eleme yapabilir ve 2 şeçeneğe indirgeme yapabilirseniz şansınız %50 dir.(Belki denenebilir)

Seviye Belirleme Sınavı Öncesi,Sınav Anı ve Sonrası

Seviye Belirleme Sınavı Öncesi,Sınav Gecesi,Sınav Sabahı ve Sınav Anı Yapılması Gerekenler


SINAVA SON 1-2 GÜN KALA YAPILMASI GEREKENLER

*Daha önce not aldığınız hatırlatma kağıtlarınızı gözden geçirin.
*Sınavdan önce muhakkak sınava gireceğiniz yeri görün.
*Stresli ve yorucu faaliyetlerden mümkün olduğunca uzak durun.
*Bol bol dinlenin.
*Sınavla ilgili evrak ve sınav malzemelerinizi hazırlayın.

SINAV GECESİ YAPILMASI GEREKENLER

*Ağır yemekler yemekten kaçının.
*Moral verici faaliyetlerde (yorucu olmayan) bulunun ve konuşun.
*İyi vakit geçirmeye çalışın.
*Yakınlarınızın (büyüklerinizin) moral desteğini alın.
*Uyku saatinizi iyi ayarlayın,vaktinde yatın.
*Sınava götüreceklerinizi ve kıyafetlerinizi hazırlayın.

SINAV SABAHI YAPILMASI GEREKENLER


*Her zamankinden biraz daha erken kalkın.
*Mutlaka kahvaltı yapın.
*Kendinizi rahat hissedeceğiniz kıyafetler giyin.
*Sınavla ilgili evrak ve malzemelerinizi kontrol edin.
*Sınav yerine erkenden ulaşın.

SINAV ANI YAPILMASI GEREKENLER


*Sınav öncesinde olumsuz herşeyi unutun.
*Yapılan uyarıları dikkatle dinleyin.
*Kodlamalara dikkat edin.
*Kitapçığı hızlıca gözden geçirin.
*Daha önce girdiğiniz deneme sınavlarındaki stratejinizi aynen uygulayın.
*Gruplayarak işaretleyin.

Meslek Seçimiyle Neleri Belirleriz?

Bu yazımızda gencin meslek seçimi yaptığında(bilinçli-bilinçsiz) hayatında ne tür kararlar verdiğini kısaca özetlemeye çalışacağız.

Meslek Seçimiyle Neleri Belirleriz?


1)Hayatımızı nasıl bir ortamda sürdüreceğimizi,

2)Hayat boyu birlikte iş yapacağımız arkadaş çevremizi,

3)Çalışırken zevkle iş yapıp yapamayacağımızı,

4)Mesleğimizden tatmin olup olmayacağımızı,

5)İş bulma zorluk ve kolaylığını,

6)Ailemizin nasıl bir ortamda yaşayacağını,

7)Tatil sürelerimizi,

8)Genel yaşam biçimimizi,

9)Toplumda hangi konumda olacağımızı,

10)Nelerden ödün verip vermeyeceğimizi..

12 Kasım 2009 Perşembe

Kuş Gribinin Psikolojik Sonuçları

ZORLU YAŞAM OLAYLARI


Hayatımızda kimi zaman okulda,evde veya yaşadığımız çevrede çeşitli acil durumlar meydana gelebilir.Ölümle yada yaralanmalarla sonuçlanan kazalar,yangın,fırtına ,sel baskını,deprem,bir kişiye yönelik saldırı ,istismar,sevilen bir arkadaşın yada yakınının kaybı,zehirlenmeler,salgın hastalıklar bu durumlara örnek olarak söylenebilir.Bizler hayatımız boyunca bu tür denetleyemediğimz,önceden tahmin edemediğimz olayları-yaşantıları-anlamakta ve kabul etmekte zorlanırız.
Kuş gribi kendimizin ve yakınlarımızın sağlığını doğrudan tehdit ettiği için zorlu bir yaşam olayı olarak karşımıza çıkmaktadır.Tüm dünyada kuş gribinin insandan insana yayılmasına ilişkin riskin oluşturduğu korku,çocuk ve gençlerin bu olaydan uzun dönemde nasıl etkileneceklerine ilişkin endişeler,duyarlılığımızı artıracaktır.
Tıpkı bizi zorlayan diğer yaşantılarda olduğu gibi ,kuş gribi tehdidi karşısında da uzun dönemde fiziksel ve psikolojik tepkiler ortaya çıkabilir.Ortaya çıkan tepkiler çeşitlilik gösterse de aslında 3 genel tepki altında toplanabilir:

1)Her an kötü birşeyler olacakmış gibi tetikte olma,aşırı hassasiyet
2)Yaşanan olaya ilişkin anı ve görüntülerin istemeden zihne geri gelmesi
3)Kişinin yaşadıklarını anlatan olay,anı ve yerlerden kaçınması,uzak durmasıdır.

Tüm bu tepkiler,yaşamımızı sekteye uğratan,doğal olmayan bir olaya verilen normal tepkilerdir.

ZORLU BİR YAŞAM OLAYI OLARAK KUŞ GRİBİ


Kuş gribi,deli dana hastalığı,HIV/AIDS,SARS gibi hastalıklar yarattığı tehdit ve sonuçları açısından zorlu yaşam olaylarına neden olabilmektedir.
Ülkemizde Sağlık Bakanlığı ile Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı'nın aldığı tedbirler ile virüsün kontrol altında tutulması olumlu bir gelişmedir.
Aşağıda bu hastalığa yakalanan yada risk grubunda bulunan tüm bireylerin vereceği genel tepkiler yer almaktadır:
*Toplumsal Panik
*Korku ve kaygı
*Üzüntü,çaresizlik hissi
*Kayıplar karşısında yaşanan yas,
*Gelecek konusunda belirsizlik
*Yaşam üzerindeki kontrolü yitirme
*Etiketlenme,dalgalanma
*Virüsü taşımaktan,hastalanmaktan,karantinaya alınmaktan utanma
*Dışlanma
*Bedensel ağrı ve şikayetler
*Güvensizlik
*Aklı karışıklığı
*Kızgınlık,öfke
*Suçluluk
*Depresyon
*Huzursuzluk,gerginlik

ÇOCUKLARDA GÖRÜLEBİLECEK TEPKİLER


*Oynama ve dışarı çıkma isteksizliği
*Kayıpların arkasından içe kapanma,yas,üzüntü
*Karamsrlık,hızlı mizaç değişiklikleri
*Küçük çocuklarda parmak emme,altını ıslatma
*Küçük çocuklarda anneden ayrılamama
*Küçük şeylerden huzursuz olma
*Uyku bozuklukları
*Korku,panik
*Aile bireylerinin öleceği korkusu
*Yiyeceklere karşı kaygı,güvensizlik
*İlgi azalması
*Virüsü almaktan ve hastalanmaktan korkma
*Aile bireylerinin öleceği korkusu
*Hayvan itlaflarına şahit olan çocuklarda şok,üzüntü,öfke,suçluluk
*Uzun dönemde hayvanlara karşı kin,korku ve nefret geliştime.

Lise Öğrencilerinin Alan Seçimlerinde Dikkat Etmesi Gerekenler!

9.sınıftan itibaren başlayan yıllar,öğrencinin geleceğine ilişkin yeni kararlar almasını ve bu kararları uygulamaya koymasını gerektiren önemli yıllardır.Lise öğrencileriyle yapılan araştırmalar sonucunda öğrencilerin en çok gelecek,meslek ve öğrenim konularında kaygıya düştüklerini göstermektedir.O halde bu dönemde anne-baba ve gençle ilgili diğer yetişkin bireyler gence yardımcı olmalıdır.

ANNE BABANIN İZLEMESİ GEREKEN TUTUMLAR

*Anne ve babalar ,gencin derslerdeki başarısını,ilgi ve yeteneklerini,serbest zamanlarında ne tür etkinliklerle ilgilendiğini gözlemlemelidirler.

*Gencin seçmeyi düşündüğü mesleklerle ilgili araştırmayı birlikte yapmalıdırlar.

*Bazı durumlarda anne ve babalar kendilerinin gerçekleştiremedikleri idealleri çocuklarının gerçekleştirmesini isterler.Gencin istek ve ideallerinin sizinkinden farklı olacağının unutmayınız ve genci bu konuda zorlamayınız.

*Alanlara kaynaklık eden derslerdeki başarı çok önemlidir.Çünkü bu dersler,seçmeyi düşündüğü alanda daha geniş ve kapsamlı olarak okutulacaktır.Bu derslerde zorlanıyorsa başarısı düşecek,bu da diploma notunun düşük olmasına,dolayısıyla orta öğretim başarı puanının düşük gelmesine sebep olacaktır.

*Bazen de anne ve babalar çocuklarının ilgi,yetenek ve isteklerini dikkate almadan kendilerine ait kurulu bir düzeni devam ettirmeleri için(örneğin baba tekstil işiyle uğraşıyorsa çocuktan da tekstil mühendisi olmasını istemek gibi)onlara telkinlerde buunmakta,hatta zorlamaktadır.Bu da ister istmeze genci strese sokacaktır.Bireysel farklılıkları dikkate almak gerekmektedir.

*Ailede eşler arasındaki çatışmalar veya ergenlik dönemindeki gençle yapılan aşırı tartışmalar gencin başarısını ve sağlıkl bir alan-meslek seçimi kararını olumsuz yönde etkileyebilmektedir.Özellikle aile içi ilişkiler,iletişim ve desteğin olumlu bir şekilde yansımasında yarar vardır.Selamlar.....

Nasıl Ders Çalışmalıyız?

Her öğrenci kendisine göre bir ders çalışma programı yapmalıdır.Bu programlarda oyuna ve dinlenmeye mutlaka zaman ayırmalıdır.Ancak günlük ders çalışma süresi hiçbir şekilde 2 saatten az olmamalıdır.
Öğrenci okuldan eve dönünce bir süre dinlenmeli,oyun ihtiyacını gidermelidir.Daha sonra programına göre ders çalışmaya başlamalıdır.Bu çalışma aralıksız olmamalı,yarım saat veya 45 dakikalık çalışmadan sonra dinlenme için gerekli zaman ayrılmalıdır.
Çalışmada takip edilecek en önemli yöntem, o gün okulda görülen dersler yoğunluk durumuna göre 30 veya 60 dakikalık bir sürede tekrarlanmalıdır.Daha sonra önem sırasına göre ertesi günün derslerine başlanmalı son olarak ödevler yapılmalıdır.Zaman kalırsa ve imkan varsa,işlenen konularla ilgili testler çözülmeli,ek kitap ve kaynaklar okunmalıdır.
Çalışılacak konu bölümlere ayrılmalı,bölümler tam ve eksiksiz öğrenilmeli,bunun kontrolü için çalışılan bölüm veya kitap kapatılarak öğrenilenler hatırlamaya çalışılmalı ve tekrar yapılmalı,çalışılan bölümle ilgili kısa notlar çıkarılmalı veya kısa işlemler yapılmalı,bölümün önemli yerleri tespit edilmeli,sınavlarda bölümle ilgili ne gibi soruların çıkabileceği üzerinde düşünülmeli ve bu soruların cevabı mutlaka öğrenilmelidir.
Konunun tümü bu şekilde çalışıldıkran sonra tümünün ana fikri ve önemli ortaya çıkarılmalı ve öğrenilmelidir.Sınavlara hazırlanmak için sınav tarihinden en az 7 gün önce çalışmaya başlanılmalıdır.
Ders çalışma ortamı iyi seçilmeli,mümkünse her öğrencinin bir çalışma odası olmalıdır.Odanın içinde dikkat dağıtıcı resim,afiş veya aletler(müzik çalar v.b.)bulunmamalı,gürültüden uzak sessiz bir ortam olmalıdır.Oda fazla sıcak veya soğuk olmamalıdır.
Ders çalışmaya oturulduğu zaman iyi iş çıkarma amacı güdülmeli,çalışmaya derhal başlanmalı,derse ısınma diye kötü bir alışkanlığa fırsat verilememli(ki öğrenci için ders çalışmama bahanesidir),dış dünya ile ilişki geçici bir süre kesilmeli ve tüm dikkatler konu üzerinde toplanmalıdır.
Ders çalışma süresini konunun önemli yerlerinde kesmeyip,konuyu kavrayıp bitirmeye gayret gösterilmelidir.Sağlıcakla kalın...

7 Kasım 2009 Cumartesi

27 Mayıs - Karar..


"..Efendim köpek bebek dedik ama, davalar sonradan kızıştı tabii. Yok yolsuzluktur yok 6-7 Eylül'dür derken, DP'lilere cezalar girdikçe giriyordu.."

Dediğimiz gibi, başlangıçta köpek davası bebek davası diye kıldan tüyden davalarla moral bulan DP grubu; günler geçtikçe, duruşmalar sürdükçe yusuf yusuf olmaya başlamıştı. Duruşmaların hakimi Salim Başol, "Şimdi Celalcim 6-7 Eylül'ü siz düzenlemişsiniz diyolar ne iş?", "Adnancım şu olayın arkasında sen varmışsın be hafız?" gibi sorularıyla DP'lileri daraltmaya başlamıştı.

Bu duruşmalar esnasında Adnan Menderes her zaman alttan alan, tırsan, "Eheh haklısınız be hakim bey." diye ezik cevaplar veren taraf olmuş; diğer tarafta Bayar ise "Mahkemenizi zerre kadar sklemiyorum." tadındaki cool tavırlarıyla dikkat çekmişti. Hâl böyle olunca bir noktadan sonra suçlamaların hedefi Menderes oldu efendim. Sınıfın ezik çocuğu gibi durmadan üstüne gelinen Menderes puan kaybederken, sınıfın piçi Bayar karizmasına karizma katıyordu. Bayar'ın Facebook hesabındaki "Arkadaşının ne mal olduğunu öğren." testinde de "Adnan davalardan çok pis tırsıyor." çıkması bunu doğrular nitelikteydi.

Aylaar aylar geçti efendim. Duruşmalar devam etti. Ankara'da "DP'nin devamı" olarak yola çıkan Adalet Partisi kuruldu. DP'liler adada yıprandıkça yıprandı. Sonunda 1961 yılının Eylül ayında kararların açıklanma zamanı geldi. Vekiller tek tek kürsüye geldi. Sonuç olarak; aralarında Bayar  ve Menderes'in de bulunduğu 15 kişiye idam, geri kalanların da çoğuna müebbet hapis cezası verildi. İdam kararı okunurken bütün vekillerin götü atarken, Bayar'ın yine rahat tavırlarıyla eliyle "Hassktirin ordan." işareti yaptığını belirtmeden geçemeyeceğim sevgili okurlar.

Karardan sonra Menderes dışındaki 14 idam mahkumu, bir geminin ambarına tıkıştırılıp İmralı Adası'na doğru postalandılar efendim. Bayar orada da "Olm bi gülün lan, ne somurtuyosunuz beyler eheh." diye "İdamı midamı da sklemiyorum." tavrını sürdürdü. Artık DP'lilerin hayatı bizim Milli Birlikçilerin bir lafına bakıyordu efendim. Cemal Gürsel komiteyi topladı. "Olm napalım lan öldürelim mi öldürmeyelim mi ben de bilemedim?" diye sordu. Toplantının sonucunda, "4'ünü asalım, gerisine müebbet versek olur ya yazık." kararı çıktı. Asılmasına karar verilen 4 isim; Fatin Rüştü Zorlu, Hasan Polatkan, Adnan Menderes ve Celal Bayar idi.

s.

3 Kasım 2009 Salı

Meslekler Hakkında Neleri Bilmeliyiz?

Meslekler hakkında bilmemiz gerekenleri kısaca özetleyecek olursak;

1)Mesleğin faaliyet alanı nedir?

2)İyi ya da kötü yanları nedir?

3)Meslek hangi ortamda icra ediliyor?

4)Günde kaç saat çalışılacaktır?

5)Gece ya da gündüz nöbeti var mı?

6)Mesleğin haftalık tatillerinin ve yaz tatillerinin süresi nedir?

7)Özel beceriler gerektiriyor mu?

8)Ne gibi nitelikler gerektiriyor?

9)İşe başlarken ayrıca bir eğitime gerek var mı?

10)Kursa veya staja gerek var mı?

11)Hangi okullardan mezun olmak gerekiyor?

12)Meslekte ilerleme olanakları nelerdir?

13)Mesleğin gelir düzeyi nasıldır?

14)Ülkenin her bölgesinde mi sadece belirli yerlerde mi çalışma olanağı var?

Meslek Nedir?Meslek Seçimini Nasıl Yapmalıyım?

Bu yazımızda kısaca meslek nedir?Ve meslek seçiminde nelere dikkat etmeliyim? Konularına değineceğiz.

Kişinin belli bir eğitimle edindiği ve geçimini sağlamak için sürdürdüğü etkinliklerin tümüne meslek denir.

Meslek Seçiminde Dikkat Edilmesi GErekenler:

1)Ben neler yapabilirim?
Bir kimsenin kendisine uygun mesleği seçebilmesi için önce kişisel özellikler ve mesleklerin özellikleri konusunda ayrıntılı bir bilgiye sahip olması gerekir.

Ben neler yapabilirim? sorusuna cevap verebilmesi için kendi yetenek ve ilgilerini tanıması,bilmesi gerekir.

2)Ben neler yapabilirim? Ve ben edineceğim melekten neler bekliyorum?

İlgilendiğim meslekler ne gibi özellikler gerektirmektedir.Ne gibi olanaklar sağlamaktadır?

İnsanların çok çeşitli işleri değişik düzeylerde yapabildikleri bir eğitim programından yararlanmada bireyler arasında farklar olduğu bilinen bir gerçektir.

Yetenek bir eğitim programından bireyin ne derecede başarılı olacağının ipuçlarını veren bilgi ve beceriler bütünü olup,kalıtımla getirilen öğrenme gücünün çevre desteği ve deneyimle geliştirilmiş kısmını ifade eder.

Unutmayı Önleme Yolları

Bu yazımızda unutma olayını nasıl en aza indirebileceğimizi irdeliyoruz.İnsan öğrendiğini çabuk unutur.Unutmanın en yoğun olduğu dönem öğrenmeden hemen sonra gelen dönemdir.Bundan sonra unutma azalarak devam edecektir.

1)Başta ve sonda öğrenilenler daha çok hatırda kalır.

2)Dikkati çeken kelime,isim veya semboller daha çok hatırda kalır.

3)Canlı tasvirler,değişik garip tanımlamalar daha iyi hatırlanır.

4)Uzun bir listeyi öğrenmek yerine onu küçük parçalara bölerek öğrenmek daha kolaydır.

5)Yapılacak çalışmadan en iyi yararlanmak için öğrenme ve çalışma seanslarını 30-40 dakikalık bölümlere bırakmakta fayda var.

6)Problem çözerken sonuca ulaşmadan ara vermeyiniz.

7)İki çalışma arasında kendinize 10 dakikalık bir dinlenme arası veriniz.,

8)Öğrendiklerinizi tekrar etmemeniz durumunda kısa süre içerisinde unutacağınızı biliniz.

9)Notların tekrar yazılması ya da gözden geçirilmesi hafızayı güçlendirir.

10)Gece yatmadan önceigün içerisinde öğrenilenleri tekrarlamak,sabah kalkınca da bilgileri tekrar gözden geçirmek bilgiyi pekiştirir.

Domuz Gribine Karşı Okulda,Evde Ve Çevrede Alınacak Önlemler

Domuz Gribine Karşı Okulda,Evde Ve Çevrede Alınacak Önlemler:

-Okulda bulunduğunuz ortamı, sınıflarınızı, öğretmen odalarını ve diğer odaları hava akımını sağlayacak şekilde sık sık havalandırın.

-Tokalaşma sonrasında, ellerinizin bütün yüzeylerini ve parmak aralarını su ve sabun ile iyice köpürterek yıkayın. Yıkama süresi en az 20–30 saniye olmalıdır.

-Ellerinizi yıkadıktan sonra, tek kullanımlık kağıt havlu ile kurulayıp, musluğu bu havlu ile kapatın. Havluyu çöp kutusuna atın.

-Su bulamadığınız durumlarda alkol bazlı el dezenfektanlarını da el temizliği için kullanabilirsiniz.

-El dezenfektanlarını kullanırken elleriniz kuruyuncaya kadar ovun.

-Alışveriş merkezleri, tiyatro, sinema, spor salonu gibi kapalı alanlar ve çok kalabalık ortamlarda bulunmaktan kaçının. Unutmayın; grip hastalığı kişiden kişiye kolay bulaşabilen bir hastalıktır.

-Tokalaşma ve kucaklaşma gibi yakın temasa bir süre ara verin.

-Hasta kişilere çok gerekmedikçe ziyarette bulunmayın.

-Ellerinizle gözlerinize, burnunuza ve ağzınıza dokunmayın. Mikroplar en çok kirli yüzey ve eşyalara dokunmayla bulaşır.

-Domuz gribine yakalandığınızı düşünüyorsanız çevrenizdekilere bulaştırmamak için evinizden dışarı çıkmayın. Beslenmenize dikkat edin, dengeli beslenin, bol sıvı tüketin. Odanızı sık sık havalandırın, bol bol istirahat edin, doktor tarafından önerilmemiş ilaç kullanmayın.

-Öksürdüğünüzde ya da hapşırdığınızda; ağzınızı ve burnunuzu tek kullanımlık kağıt mendil ya da mendil bulamadığınızda giysinizin kolu ile kapatın.

-Kağıt mendili bir kez kullanın, kullandıktan sonra çöp kutusuna atın ve ellerinizi yıkayın.

-Hijyen kurallarına ek olarak, hasta olmayanlara hastalığınızı bulaştırmamak için çevrenizdekilerle aranızdaki mesafeyi sınırlandırın, maske kullanın.

-Dışarı çıkmanız çok gerekliyse yine maske kullanın.

-Hastalık belirtileriniz geçinceye kadar evde istirahat edin.''

2 Kasım 2009 Pazartesi

Verimli Ders Çalışma Yöntemleri İle ilgili Pratik Bilgiler

Verimli Ders Çalışma Yöntemleri İle ilgili Pratik Bilgiler

1)Derslerinizi size uygun gelen saatlere yazınız.
2)Çalışmaya başlamadan ve çalışma sonunda roman,hikaye okumaya özen gösteriniz.
3)Düzenli beslenin ve düzenli uyuyun.
4)Derse başladığınızda önce konu başlıklarını (alt başlıklar dahil)inceleyiniz.Böylece neyi öğrendiğinizi bilir ve konuya kendinizi daha rahat şekilde motive edebilirsiniz.
5)Konuyu sonuna kadar geriye dönüş yapmadan en az iki defa hızlı bir şekilde çalışınız.Konunun bir bütün olarak zihninize yerleşmesi,bilgiler arasında kopukluk olmaması ve kolay hatırlanmasını sağlar.
6)Sözel dersler için her konu başlığı altındaki önemli yerleri birkaç cümle ile not ediniz.(Not alırken kendi cümlelerinizi kullanmaya özen gösteriniz.)
7)Notlarınıza bakarak konuyu tekrar ediniz.Tekrarlarınızda kendi cümlelerinizi unutmayacak şekilde dikkatlice çalışınız.(İnsanlar kendi kurdukları cümlelerle yaptıkları çalışmayı unutmazlar)
8)Sayısal dersler için,önce çözümlü soruları çözüme bakarak tek tek çözünüz.Daha sonra çözüme bakmadan aynı soruları tekrar çözünüz.(Bu şekilde çalışma sizin anlama ve anladığınızı test etme yeteneğinizi geliştirir.)
9)Çözdüğünüz soruların rakamlarını ve ifadelerini en az iki defa değiştirerek tekrar çözünüz.(Bu çalışma sizin konu ile ilgili gelebilecek benzer sorulara karşı "çabuk anlama ve çabuk çözebilme"yeteneğinizi geliştirir.)
10)Hafta sonları derslerinizin genel tekrarını yapınız.Böylece derslere sürekli hazır olursunuz ve unutmayı en aza indirirsiniz.
11)Konu bitimlerinde o konu için en az 10,en fazla 20 sorudan oluşan bir deneme sınavı hazırlayınız.(Araştırmacı kimliğe sahip olma ve araştırarak öğrenme yöntemi,öğrendiklerinizi akılda tutmanın en iyi yoludur)