25 Eylül 2009 Cuma
27 Mayıs - Cemal Aga..
"..Devletin zirvesindeki bu mutluluk rüzgarları dururken, bizim üç-beş subayın "lider" arayışı ne alemde peki?.."
Efendim şöyle ki, o sıralarda bizim bu subayların sevdiği bir adam var. Cemal Gürsel. Lakin bu Cemal Gürsel o sırada İzmir'de ordunun tırışkadan bir şubesinde müdürlük yapan bir korgeneral. İşi gücü de yok, bütün gün "Ajaccio maçı ne olur lan bu hafta." diye gezinip İddaa oynamaktan başka bir şey yapmıyor. İşte İzmir'de DP'den üst düzey yetkililerin de katıldığı bir yemek esnasında, Gürsel bu meramını dile getirdi. "Ya şu memlekete bir faydam dokunsun beyler. Tamam İzmir güzel şehir deniz felan ama, İddaa'ya para yatırmaktan iflahım gevredi burada. Bi çare buldurun be." diye yalvaran Gürsel'e sonunda "Tamam lan tamam bee." diye söz verildi. Konu Menderes'e açıldı. Cemal Gürsel, tırışkadan görevinden birden Kara Kuvvetleri Komutanlığına yükseldi.
Dediğimiz gibi, bizim subaylar da az çok tanıyor Cemal Gürsel'i ordudan. O yüzdendir ki hemen gidip kendisine "Hacı bizim başımıza geç ihtilal yapalım." teklifi getirildi. Gürsel her ne kadar "Ya ben beceremem beyler emekli olucam zaten yakında" diye mırın kırın etse de, "Hayır." demedi. İlk aşamada en azından bizim subaylardan bazılarını üst mevkilere taşıması rica edildi. O da getirdi. Biraz nazlansa da, yeni lider bulunmuş gibiydi.
Bu sırada DP grubu da bildiğiniz gibi, onu da yasaklayalım bunu da yasaklayalım diye takılıyorlar. Son çıkardıkları fantastik yasa da bunun bir örneğiydi tabii. Yasanın kısaca meali şuydu: "Şimdi biz bi komisyon kurucaz. Bu elemanlar muhalefet olsun basın olsun ne bileyim üniversiteler olsun her şeyi çılgınca yargılayacak. Ha onlar itiraz edebilecek mi. Tabii ki hayır dostum, tabii ki hayır."
Bunun üstüne İnönü de kürsüye çıkıp "Gençler valla yarın öbür gün başınıza bişey gelicek, ben koca İnönü'yüm ben bile kurtaramayacağım sizi ha valla, anladınız siz." diyerek buz gibi bir ortam estirdi. Bunun üzerine İnönü 12 oturum ceza aldı. Kısacası artık ne basın vaar, ne muhalefet vaar, hiçbir şey yok.
Efendim böyle kavga gürültü kargaşa derken, 3 Mayıs 1960 tarihine geldik. O gün bizim Kara Kuvvetleri Komutanı Cemal Gürsel iyice bir gaza geldi. Oturup bir mektup yazmaya karar verdi. Mektubun yollanacağı isim de Adnan Menderes'in tee kreş yıllarından kankası, çiçeği burnunda Milli Savunma Bakanı Ethem Menderes idi.
s.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder