4 Ekim 2011 Salı

108 ) GÖZLERDEN KAÇAN BİR YAZAR : JOHN FANTE...

    

   Türkiye'de fazla tanınmamış ya da gereğince önemsenmemiş bir yazardan bahsetmek istiyorum : John Fante.
1909 doğumlu, İtalyan asıllı Amerikalı yazarın dört kitabını okudum ;" Los Angeles Yolu", "Gençliğin Şarabı", "Toza Sor" ve "Hayat Dolu" .. Henüz okuma fırsatı bulamadığım iki kitabı daha var : "Bahara Dek Bekle, Bandini" ve "Bunker Tepesi Düşleri"..
   Amerikan yazarları arasında, bence, en içten yazanlardan biri.. Bu konuda bizim yazarlardan birisiyle kıyaslamak gerekirse, Orhan Kemal derim..
   Orhan Kemal 1914 doğumlu.. Yani hemen hemen aynı dönemde yaşamışlar. Aynı yaşlarda öğrenimlerini bırakıp, babalarının bir şekilde hayatlarından çıkmaları sonucunda, çeşitli işlerde çalışmak zorunda kalmışlar. "Halk" içinde yaşayıp, halk içinde çalışarak elde ettikleri yaşam birikimlerini ilerde yazdıkları kitaplarda sergilemişler..
.

   Ünlü yazar Charles Bukowski, tanrısı ilan ettiği Fante'yi ve bilhassa onun "Toza Sor" adlı kitabını bu kadar övmese, belki şu anda bile fazla tanınmamış bir yazar olarak, bunca kitabına rağmen, tarihin tozlu raflarında keşfedilmeyi bekleyecekti...
   Duvar işçisi bir İtalyan baba, yine İtalyan kökenli ve takıntılı bir dindar olan anne ve kendisinden küçük iki kardeş.. Fante'nin ABD Colarado'da başlayan yaşamı zaten başlı başına bir roman olduğu için ; kitaplarını yazarken çok fazla zorlandığını sanmıyorum !.. Sadece bazı kitaplarında, kendinden "Arturo Bandini" olarak bahsediyor..
   Hayattan hiçbir beklentisi kalmamış, mutsuz ve ilgisiz bir adam olan babası ; bir başka kadın için ailesini terk ettiğinde John Fante, yirmi yaşında, Colarado Üniversitesine yeni başlamış bir öğrencidir..
   Zorunlu olarak okulu bırakır ve ve bir balık fabrikasında işe girer...
   "Los Angeles Yolu", şu paragrafla başlar : "LA Limanında birçok işe girip çıkmıştım, çünkü yoksulduk ve babam ölmüştü. İlk işim çukur kazmak olmuştu, liseden mezun olduktan kısa bir süre sonra.. Geceleri sırtımın ağrısından uyuyamıyordum. Boş bir alanda hafriyat yapıyorduk, hiç gölge yoktu, güneş bulutsuz gökyüzünden dosdoğru üzerimize iniyordu ve ben, zevk için kazan iki yarmayla birlikte o çukurun dibindeydim. Adamlar sürekli fıkra anlatıp katıla katıla gülüyor, acı tütün içiyorlardı.."
   İlk kitabına böyle bir giriş yapmış, Fante..
   Balık fabrikasında işe girdikten kısa bir süre sonra, hayatı depresyonlar üzerine kurulu annesini yanına aldırdı ve durumu toparlamaya başladı. Boş zamanlarında sürekli okuyup, öyküler yazıyordu..
   1932'de, yani 23 yaşında, ilk kısa öyküsünün "The American Mercury" dergisinde yayımlanmasından sonra, çeşitli dergilere de yazdı.
   Gençlik yılları ; aramakla, savrulmakla, yalnızlık acısıyla kavrularak geçti.. İnişli çıkışlı dönemler geçiriyordu. Bazen güvensiz ve çekingen, bazen gayesizce ve hayatı sorgulamaksızın bir hayat sürüyordu.
   Bukowski Fante'yi şöyle tanımlar : "Mizah ve acı olağanüstü bir kolaylıkla iç içe geçmişti"...
  
  

   1939'da "Toza Sor" kitabını yazdıktan sonra Holywood'a doğru kaymaya başladı. Ünlü yönetmenler Orson Welles ve Coppola ile ahbap oldu. 1952'de "Hayat Dolu" kitabının senaryosuyla Oscar'a aday oldu. "Toza Sor", 2006 yılında, Robert Towne'ın çektiği, baş rollerini Selma Hayek ve Colin Farrell'in oynadığı bir filme dönüştü.
   1955 yılında şeker hastası olduğunu öğrendi. Sağlığı giderek bozuldu. Daha önce yazdığı birkaç satır gerçekten trajikti ; " ..Uyandığımda gözlerimi açmaya korktum, kör mü olmuştum ?.. Kariyerimin henüz başındayken körlükle mi karşı karşıya kalacaktım ? Bütün organlarımı alabilirsiniz baylar, gözlerimi ve sağ elimi bırakın yeter ki !.."
   Hayat hiçbir zaman haykırışlara yanıt vermez, sadece gözlerini almakla kalmadı, iki bacağını da aldı. Acı, ruhtan sızıp bedene yayılıyordu. İki gözü ve iki bacağı olmayan bir adam !.. Ne yapacaktı ?..
   O da son numarasını yaptı !.. Son romanını karısına yazdırdı. Bu, düpedüz hayata meydan okumaktı, tam kitap kahramanı Bandini'ye yaraşan bir iş !..
   Ertesi yıl 8 Mayıs 1983'de dünyaya kapattığı gözleri, artık yeni gözlerle farklı bir yaşamda açılacaktı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder