SULTAN VAHDETİN 'İN KENDİSİNİ HATALI BULDUĞU ÜÇ KONU NEYDİ?
Sultan Vahdettin, Türkiye'yi terkettikten sonra İtalya'ya gitti ve ölümüne kadar San Remo'da ikamet etti. Avni Paşa, ondan dokuz ay önce Ankara hükümetinin ve İstanbul'daki politik hasımlarının baskılarına dayanamayarak hem padişah yaverliğinden ayrılmış hem de Romanya'nın Köstence kentine göç etmişti. Vahdettin, San Remo'ya yerleşince Avni Paşa'yı davet etti. Paşa da bu davete icabet ederek ailesini alıp padişahın yakınlarında bir yere yerleşti. Hatırat okunduğunda bu günlerde Vahdettin'le Avni Paşa'nın uzun uzun dertleştikleri anlaşılıyor. Bu sohbetlerden birinde eski Sultan ona 'üç hata'sını itiraf ediyor: 'Sultan Reşad'ın
ardından saltanat makamını kabul etmek; başta Ferit olmak üzere mütareke döneminin Tevfik, İzzet, Ali Rıza, Salih gibi paşalarına bel bağlamak ve Türk milletinin asırlardır hükmetmekte olan Osmanlı saltanatını yıkanlara biat edeceğine bir türlü inanmamak.' Kitapta ayrıntılı olarak da anlatıldığı üzere Vahdettin, Sultan Reşad'ın ölüm haberini aldıktan sonra tahta geçmeye istekli olmamış; Talat ve Enver paşalar tarafından adeta zorlanmış. Padişahlığı boyunca çevresinde bulunan yönetici zümreye güvenmemiş. Ve son olarak hakkında: "Mustafa Kemal Paşa ile Almanya'ya beraber gittik, yakından tanırım; hırsı ile zekasını gördüm. Hırsı zekasına galip gelirse kötü olur, zekası hırsına galip gelirse yararlı olur," dediği Mustafa Kemal Paşa'nın kendisine reva gördüğü muameleden büyük üzüntü duymuş. Ömrünün son yıllarını yoksulluk içerisinde geçirdiği halde 'vatanı sattı' denmesini kabul edememiş. Vahdettin'in ölümünden sonra İtalya'dan ayrılan Avni Paşa 1934 yılında Lübnan'ın Cünye kentinde öldü ve mezarı Cünye'de bulunuyor.
Sultan Vahdettin, Türkiye'yi terkettikten sonra İtalya'ya gitti ve ölümüne kadar San Remo'da ikamet etti. Avni Paşa, ondan dokuz ay önce Ankara hükümetinin ve İstanbul'daki politik hasımlarının baskılarına dayanamayarak hem padişah yaverliğinden ayrılmış hem de Romanya'nın Köstence kentine göç etmişti. Vahdettin, San Remo'ya yerleşince Avni Paşa'yı davet etti. Paşa da bu davete icabet ederek ailesini alıp padişahın yakınlarında bir yere yerleşti. Hatırat okunduğunda bu günlerde Vahdettin'le Avni Paşa'nın uzun uzun dertleştikleri anlaşılıyor. Bu sohbetlerden birinde eski Sultan ona 'üç hata'sını itiraf ediyor: 'Sultan Reşad'ın
ardından saltanat makamını kabul etmek; başta Ferit olmak üzere mütareke döneminin Tevfik, İzzet, Ali Rıza, Salih gibi paşalarına bel bağlamak ve Türk milletinin asırlardır hükmetmekte olan Osmanlı saltanatını yıkanlara biat edeceğine bir türlü inanmamak.' Kitapta ayrıntılı olarak da anlatıldığı üzere Vahdettin, Sultan Reşad'ın ölüm haberini aldıktan sonra tahta geçmeye istekli olmamış; Talat ve Enver paşalar tarafından adeta zorlanmış. Padişahlığı boyunca çevresinde bulunan yönetici zümreye güvenmemiş. Ve son olarak hakkında: "Mustafa Kemal Paşa ile Almanya'ya beraber gittik, yakından tanırım; hırsı ile zekasını gördüm. Hırsı zekasına galip gelirse kötü olur, zekası hırsına galip gelirse yararlı olur," dediği Mustafa Kemal Paşa'nın kendisine reva gördüğü muameleden büyük üzüntü duymuş. Ömrünün son yıllarını yoksulluk içerisinde geçirdiği halde 'vatanı sattı' denmesini kabul edememiş. Vahdettin'in ölümünden sonra İtalya'dan ayrılan Avni Paşa 1934 yılında Lübnan'ın Cünye kentinde öldü ve mezarı Cünye'de bulunuyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder