11 Kasım 2012 Pazar

Atasözleri ve deyimler Ş-T

Şafak atmak :Ani bir durum karşısında rengi değişmek,şaşırmak
Şahin ile deve avlanmaz. Küçük işler gerektiren aletle büyük işler yapılmaz. Büyük işler için büyük aletler gerekir.
Şahin küçüktür ama koca turnayı havadan indirir.Kişiyi boyuna posuna bakıp değerlendirmek yanlıştır.Nice insanlar vardır ki boyu küçük ama gücü kuvveti kendinden boylu çok kişiden fazladır.
Şahine lokma eksik olmaz.Güçlü insanlar için kazanmak ihtiyaçlarını kazanmak orun olmaz.O mutlaka bir yolunu bulur.
Şakanın sonu kakadır. Her şey yerinde ve ölçülü olmalı şakanın eğer ayarı kaçarsa sonu tatsızlıklara varır.
Şaka kaldırmak : Şakaya gelmek,şakadan hoşlanmak
Şakaya vurmak : Ciddi bir konuyu şaka ile kabullenmek
Şap ile şeker bir değil.Her şeyi görünüşüne göre değil yaptığı işe göre değerlendirmeli.Şapta şeker de birbirine benzer ama tamamen farklı işler yaparlar.
Şaraptan bozma sirke keskin olur.Sonradan bozulan azan kişi ömür boyu yanlış yolda gidenlerden daha fena olur.
Şaşkın ördek suya kıç üstü dalarmış.Kişi ne yaptığını bilemezse işlere tersinden başlarmış.
Şer işi uzat hayra dönsün,hayır işi uzatma,şerre dönmesin. Kötü giden bir işi n kötülüğüne boyun eğme uğraş mücadele et ve onu iyi yola döndür.Aynı şekilde hayır olan bir işide uzatıp araya fitne fesat girmesine meydan verme en kısa zamanda o işi bitir.
Şeriatın kestiği parmak acımaz. Kanun cezayı vermişse artık şartsız kabul etmek ve üzülmemek zorundayız.
Şeyh uçmaz müridi uçurur. Bir kişiye inananlar onu olduğundan fazla abartır ve başkalarını da buna inandırmaya çalışırlar.
Şeytan kişiyi kandırır ama suyunu ısıtmaz. Nasıl ki rüyada şeydana aldanıp uyandığımızda abdest almamız gerektiğinde kalkıp suyumuzu kendimiz ısıtırsak aynı şekilde toplumda uyanık diye geçinip biz sakat işlere bulaştıranlar zorda kalınca yanımıza uğramazlar.Kendi başımızın çaresine bakmamız gerekir.

Şeytan tüyü :  Kendisini çevresindekilere sevdirme huyu
Şeytana uymak : Arzularına uyup kötü bir iş yapmak
Şeytanın dostluğu darağacına kadardır.Kötü arkadaşla ahbaplık zorda kalıncaya kadardır.Zorda kalınca bizi terk ettiği gibi yaptığı yanlış yönlendirmeler bizi darağacına kadar getirebilir.
Şeytanla ceviz oynanmaz.Hilekar üçkağıtçı kişilerle iş yapılmaz eğer iş yapacaksak sonuçlarına da katlanmayı bilmek zorundayız.
Şeytanla kabak ekenin kabak başına patlar.Hilekar insanla ticaret yapmaya kalkan sonunda batar . İşin borcu başına kalır.
Şeytanla ortak buğday eken samanını alır. Hilekar insanla ortak iş yapmaya kalkan sonuçta hiçbir şey kazanamaz.Sadece işin artıkları ile yetinmek zorunda kalır.
Şık şık eden nalçadır,iş bitirene akçedir. Bir yönüyle değerli olan şeylere benzemesi onun aynı işi yaptığı anlamına gelmez.Örneğin nalçada bozuk para gibi şık şık öter ama aynı işi görmez.Sadece sesleri benzer.
Şimşek çakmadan gök gürlemezmiş.Bir işin oluşması için önce onun oluşumunu sağlayacak nedenler ortaya çıkmalıdır.Tıpkı gök gürlemesi gibi önce şimşek çakar ardından da bunun doğal sonucu olarak gök gürler.
Şifayı bulmak:   Hastalanmak
Şom ağızlı :İleri geri konuşan ,aklına geleni söyleyen.
Şöhret afettir.İnsanın tanınması meşhur olması eğer ne yapacağını bilmezse sonunu felakete sürükler.
Şöyle böyle :   İdare eder,ne iyi ne kötü
Şu dünya kırık kulplu kazan, bir  ucundan tut sende kazan.Bu dünyada herkesin mutlaka yapabileceği bir iş vardır herkes yapabileceği işi bulup geçimini temin edecek şekilde çalışmaya başlamalı
Şu karşıda yapı var,geliyor keser sesi,ustalar meclisinde çıraklar keser sesi.Nasıl binada insanlar çalışırken ses gelirse ustaların yanında yanında çıraklar ustalık taslamamalı.Ustalarını dinlemeli ve onlardan bir şeyler öğrenmeye çalışmalı.
Şubatın sonundan martın onundan kork. Kış mevsiminin sonuna gelinmişte olsa şubatın sonu ve mart ayının onu arasındaki soğuklar kıştan beterdir.
Tabağa sorarsan dünyada fena koku olmaz.Kişi kötü ,işlerle uğraşıyorsa onun için kötü iyi iş diye bir şey yoktur.Her şey normal sayılır.
Tabak sevdiği deriyi yerden yere çalarmış.İnsan sevdiği kişinin veya evladının iyi yetişmesi için her yola başvurur.
Taban fiyat :  Devletin üreticiye verdiği en alt fiyat
Tabana kuvvet : Uzun yolculukta tek kullanılacak araç ayaklar onlara güç
Tabanları yağlamak : Bir yerden firar edercesine kaçmak
Tabancanın dolusu bir kişiyi boşu kırk kişiyi korkutur. Kişi bir eyleme kalkıp ortaya çıkarsa herkes korkar.Kişi eline silahı alıp hasmının karşısına çıkıp ateşlemesi sadece hasmı ile sınırlı kalır.Başkalarına zarar vermez.Başkalarını korkutmaz.Ama eline silahı alıp ortaya çıkması gören herkesi dolumu boşmu olduğunu bilmeyen herkesi korkutur.
Tabanları yağlamak :Kavgada veya herhangi bir iş karşısında zorda kalınca hızlı bir şekilde kaçmak
Taburcu olmak : İyileşerek hastaneden gönderilmek
Tadında bırakmak : Bir işte aşırılığa kaçmamak
Tadını çıkarmak : Bir şeyden en iyi şekilde faydalanmak
Tadını kaçırmak : Bir işte aşırılığa kaçarak zevksiz bir durum oluşturmak
Tahtalıköy : Mezarlık
Tahtası eksik : Deli,Aklı kıt,Geri zekalı
Talihini kuşta değil işte ara.İnsan kazancını istikbalini talih oyunlarında şansta değil çalışarak elde etmeli.
Tan yeri ağarınca hırsızın gözü kararır.Gayri meşru işleri yapanlar hep gayri meşru ortamlardan faydalanırlar.Bu ortamlar yok olunca bu işlerle uğraşanlar ortada kalır.Hiç bir şey yapamazlar.
Tarla çayıra bağ bayırda. Tarla düz ve nemli yerde olursa daya iyi ürün verir.Aynı şekilde bağ fazla rüzgar alması için bayırda olmalı ki iyi ürün versin.
Tarla kaza kaza tükenir.Bir işi bitirmek istiyorsak sabırla çalışmaya devam etmeliyiz ancak o şekilde bitirebiliriz.
Tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz. Eğer insan tarlasından verim istiyorsa onu işlemeli emek vermeli.Bunu yapmamışsa üründe bekleyemez.
Tarlanın iyisi suya yakın ,daha iyisi eve yakın olanıdır.Eğer tarlanın iyisini arıyorsa suya yakın olanı seç çünkü suyu bol ve sulanması kolaydır.Daha iyisini arıyorsan o zamanda eve yakın olanını ara çünkü gübrelemesi işlenmesi sürülmesi korunması v.s. Tüm işlemleri daha kolay olur.
Tarlanın taşlısı,kızın saçlısı,öküzün başlısı. Tarlanın taşlı olanı daha verimlidir bu yüzden tercih edilir,kızın saçlı olanı daha gösterişlidir,öküzün başlı olanı daha çok beğenilir.
Tası tarağı toplamak :  gitmek üzere nesi varsa toplamak
Taş atmak :   Karşısındakine söz dokundurmak,İğneleyici söz söylemek
Taş kesilmek : Bir olay karşısında heyecandan şaşırmak,hareketsiz kalmak
Taş üstünde taş bırakmamak : Her yeri yakıp yıkmak
Taş taşa baş başa dayanarak iş görür.Nasıl taş taş üstüne koyularak duvar örülüyor ve bina yapılıyorsa insanlarda baş başa vererek büyük işler başarır ve büyük sorunları çözerler.
Taş yerinde ağırdır. Kişi bulunduğu yerde bir saygınlıkla bir iltifat görür.Yerini değiştirirse gittiği yerde insanlar onu tanıyıncaya kadar aynı ilgi ve alakayı görmesi zordur.
Taşa çıkan keçinin,ağaca çıkan oğlağı olur. Çocuklar anne ve babalarını kendilerine örnek alırlar.Onlar nekadar maharetli ve becerikli olurlarsa çocukları da en az onlar kadar maharetli ve becerikli olurlar.
Taşı gediğine koymak :  Sözü gerektiği yerde söylemek
Taşla yumurta kavga etmez.Güçlü ile zayıf birbirine sataşmaz çünkü bilirler ki aralarında büyük bir fark vardır.güçlü gücünü zayıf zayıflığını bilir.
Tatarın kılavuza ihtiyacı yok. Nerede ne iş yapacağını nasıl yapacağını bilenin başka birinin akınla ihtiyacı yoktur.
Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır. İnsan bir şeyi güzellikle yapmak istiyorsa karşısındakine tatlı sözlerle ikna etmelidir.Eğer tatlı sözlerle hoşgörüyle karşısındakilere yaklaşırsa ne kadar zor olursa olsun mutlaka istediklerini karşısındakilere kabul ettirir.
Tatlı söz can azığı, acı söz baş kazığıdır. İnsan yanlış olmadığı sürece tatlı sözle söylenen her sözü dinler gereğini yapar ama acı sözde aynı şekilde insanı çileden çıkarır olmadık işler yapmasına neden olur.
Tatlı tatlı yemenin acı acı böğürmesi olur. İnsan hesabın bilmeden dilediğini alıp dilediğini atarsa har vurup harman savurup elindekini harcarsa elindeki tükenir.İhtiyaç olduğunda da başkalarına muhtaç olur.
İnsan sağlığına dikkat etmez ne bulursa yerse sonunda sağlığını bozar.
Tatsız aşa tuz ne yapsın,akılsız başa söz ne yapsın. Eğer yemek tatsızsa nekadar tuz koyarsan koy yinede tatlandıramazsın.Aynı şekilde kişi akılsızsa ne yaparsan yap ne söylersen söyle ona dinletemezsin.O bildiğini yapar.
Tavşan dağa küsmüş dağın haberi olmamış. Önemli kişilere makam mevki sahibi kişilere önemsiz kişilerin sıradan insanların küsmesi kimin umurunda onlar için hiçte önemli değildir.
Tavaf etmek :  Kabe’nin çevresini dolaşmak
Tavsiye etmek : Salık vermek
Tavşan yürekli : Çok korkak
Tayfanın akıllısı geminin dümeninden uzak durur.Akıllı insan bilmediği beceremeyeceği işlerden uzak durur.
Taze bardağın suyu hafif olur.İnsan için yeni dostlar yeni ahbaplar yeni arkadaşlar hoştur güzeldir.
Tebdil i mekan : Yer değiştirme
Tebdil i mekanda ferahlık vardır. İnsan aynı yerde uzun süre kalmakla kendini dar bir çevreye mahkum etmiş olur.Arada bir bulunduğu yeri değiştirmek hem yeni insanları tanımak, yeni şeyler öğrenmek açısından daha faydalıdır.En azından insanı rahatlatır.
Tedirgin olmak :  Yapılan işten huzursuzluk duymak
Tekeden süt çıkarmak : Olmayacak şeyi olur duruma getirmek
Tek kanatlı kuş uçmaz.İnsan bir şeyi tek başına başaramaz.Eğer bir iş başarmak istiyorsa başkaları ile birlik ve beraberlik içinde olmalı dayanışma ve yardımlaşmayı başkalarından faydalanmayı bilmelidir.
Tekkeyi bekleyen çorbayı içer. Kişi yaptığı işte sabretmesini bilir ve sonuna kadar uğraşırsa mutlaka başarıya varır.
Tembele kapını ört demişler; yel eser örter demiş.Tembel insan tembelliğini deyil bırakmak tam aksine her şeyin başkaları tarafından yapılmasını bekler.
Temel taşı : Binanın üzerine kurulduğu asıl taş
Temiz para : Kesintisiz net para
Temize çıkmak : Suçsuz olduğu anlaşılmak
Tencere dibin kara seninki benden kara. Kişi başkalarının ayıplarını kusurlarını araştırmak veya başkalarını kötülemek yerine kendi durumuna dikkat etmeli
Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş. Hayatta her şey evlilikte de arkadaşlıkta da ortaklıkta da kendi dengi ile birlik olur.
Teneşir paklamak :Yaptığı kötü işlerden dolayı ancak ölümle temizlenir.
Teneşirde giren kundakta çıkar. İnsanın huyu onun doğuşunda onunla beraber gelir.Artık o huy ancak ölümünde çıkar yoksa ne kadar uğraşırsan uğraş insanı değiştiremezsin.
Tepe taklak gitmek : İşlerin bozularak kötü gitmesi
Tepeden inme : Yüksek bir yerden inen direkt emir
Tepesi atmak : Çok kızmak,sinirlenmek
Tereciye tere satmak : İşi ustasına öğretmeye kalkmak
Ters tarafından kalkmak : Aksiliği kötülüğü üzerinde olmak, davranmak
Teslim bayrağını çekmek : Teslim olmak
Terzi söküğünü dikemezmiş. İnsan mesleğiyle yaptığı işle başkalarına faydalı olur başkalarının işini yaparda, kendi işini yapamaz.Kendi işine faydası olmaz.
Terziye dinlen demişler ayağa kalkmış.Birileri için dinlenmek oturmakla olurken birileri içinde tam aksi ayağa kalmakla olur.Terzide bunlardan biridir.Sürekli oturarak çalışması onu oturmaktan yorgun düşürmüş dinlenmesi için ayağa kalkması gerekir.
Teşbihte hata olmaz. Kişi anlattığı bir konuyu çirkin veya kaba bir örnekle daha etkili anlatacaksa bunda hata olmaz.
Tetikte olmak :  Uyanık olmak,gelebilecek her tür saldırıya karşı hazırlıklı olmak
Teyze ana yarısıdır. Teyze insanın anası değildir ama yaptıkları ile emekleri ile hizmetleri ile bizim üzerimizde anamız gibi emeği vardır.Onu bilip ona göre davranmalıyız.
Tez binen tez iner. İnsan bir şeye zahmet çekmeden çok kısa zamanda sahip olursa aynı şekilde çok kısa zamanda onu kaybeder.Faydasını görmez.
Tezlik işi bozar. Yapılacak bir işte acele etmek o işin ya yıkılmasına ya da istenen şekilde sonuçlanmamasına neden olur.
Tilki ininde aslan yatmaz. Basit düşünen işlerini uyanıklıkla kolay yoldan yapanların olduğu yerde ağırbaşlı vakur insanlar olmaz.
Tilki tilkiliğini gösterinceye kadar post elden gider. Kişi suçsuzluğunu ispat edinceye kadar çok sıkıntı çeker.
Kurnaz olanlar maharetini gösterinceye kadar daha kurnazlar onu geçer.Önünü alır.
Tilkinin dönüp geleceği yer kürkçü dükkanıdır.Kişi ne kadar başına buyruk olursa olsun sonunda dönüp dolaşıp geleceği yer kendi büyüdüğü yetiştiği çevresidir.
Tilkinin dönüp geleceği yer kürkçü dükkanıdır. Kişi ne kadar uğraşırsa uğraşsın ne kadar gezerse gezsin nekadar değişik iş yaparsa yapsın sonunda yapacağı iş kendi işi geleceği çevre kendi çevresidir.
Tilkiye tavuk severmisin demişler ağlamaya başlamış.İnsana çok sevip özlemini çektiği bir şeyi verince heyecandan sevinçten ne yapacağını şaşırır.
Tok açın halinden anlamaz.Aç olan insanın ne sıkıntılar ne yokluklar çektiğini tok insan bilemez.Onun halini anlaması için kendisinin de aynı şartları yaşaması gerekir.
Tok ağırlaması zordur.Kişinin karnı toksa ona yemek beğendirmek zordur.Kendilerine ikram dilen en güzel yemekleri bile beğenmez geri çevirirler.
Toz kondurmamak : Sevdiği kişiye zarar verecek en ufak bir şeye müsaade etmemek
Turşusu çıkmak : Çok yorgun olmak,çabalayacak hali kalmamak
Tuzluya mal olmak : Pahalıya gelmek,pahalıya mal olmak
Tuzu Kuru : Kazancı yerinde,İşleri yolunda giden
Tuz ekmek hakkını bilmeyen kör olur.Ekmeğini yediğin iyiliğini gördüğün kişiye hainlik edersen Allah’tan gelecek cezaya da hazır ol demektir.
Tüfek icat oldu mertlik bozuldu. Eskiden her şey ortada mertçe yapılırdı.İnsanlar kazananı alkışlardı fakat günümüzde her şeyin bir hilesi çıktı artık kazanmalar hile ile olmaya başlayınca mertlik te kalmadı
Tüy güzelliği hamamdan eve,huy güzelliği Urumdan Şam'a. İnsanın dış güzelliği kendisi ve evi içindir.Huy güzelliği ise dünyanın her yerine gerekir.
Yüz güzelliği geçici huy güzelliği ise kalıcı güzelliktir.
Tüyleri diken diken olmak :  Heyecandan,üşümekten,tüylerinin dikleşmesi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder