Eşcinsellik serbest, başörtüsü yasak!
Bundan yaklaşık altı yıl önce bağımsızlığını ilan eden Kosova Cumhuriyeti, Avrupa’nın en genç nüfuslu ülkesi. Kosova İstatistik Kurumu verilerine göre, halkın yüzde 28’i 15 yaş altı gençlerden ve yüzde 65’i de aktif ekonomik yaş grubundan oluşuyor.
Böylesine önemli bir gençlik potansiyeline sahip olan Kosova, elbette başta Amerika olmak üzere, birçok Batılı ülkenin iştahını kabartıyor. Batılılar, Kosova’yı gayri ahlâki işlerin merkezi haline getirmek için yoğun çaba sarf ediyorlar.
CIA destekli ‘National Endowment for Democracy’ tarafından finanse ve organize edilen ‘Kosova 2.0’ isimli dergi, Kosova toplumunun aile yapısına ve temel karakterine açıkça savaş açan yayınlar yapıyor. Örneğin, dosya konusu olarak eşcinselliği seçtiği, Aralık 2012 sayısında homoseksüellik ve lezbiyenlik ile alakalı yazılar yayınlamıştı.
Kosova 2.0, başkent Priştine’de stant açıp derginin tanıtımını yapmayı, seks konferansı, seks filmi gösterimi ve seks partisi düzenlemeyi de planlıyordu. Fakat Kosovalı Müslümanlar, bu ahlaksızlığa sessiz kalmadılar. Ahlaksız etkinliklerin düzenleneceği yeri basarak, dağıttılar.
Olayın ardından, ABD Kosova Büyükelçisi Tracey Jacobson, AB Özel Temsilcisi Samuel Zbogar, OSCE Başkanı Elaine Conkievich, Avrupa Parlamentosu’nun lezbiyen raportörü Ulrike Lunacek ve Uluslararası Af Örgütü, yaptıkları açıklamalarla, Kosovalı Müslümanların bu tepkisini kınadılar.
Bu isimlerden gelen tepkiler, hiç şaşırtıcı değildi. Ancak Kosova Başbakanı Hashim Thaçi ve Türkiye Cumhuriyeti Priştine Büyükelçiliği’nin açıklamaları oldukça şaşırtıcıydı.
Kosova Başbakanı, Kosova Anayasası ve yasalarının, her vatandaşa ifade özgürlüğü hakkını tanıdığını, hiçbir vatandaşın etnik, cinsiyet, din ya da cinsel yönelim temelinde ayrımcılığa uğramamasını sağladığını vurgulayarak, “Modern ve demokratik bir ülkede bunların yeri yok” demişti.
Priştine Büyükelçiliği’mizin, ‘eşcinselliği savunmak Türkiye’ye mi kaldı?’ dedirten, açıklaması da şu şekildeydi: “Bu türden şiddet olayları kamu düzenini, ifade hakkını, basın özgürlüğünü ve cinsiyet temelinde ayrımcılık yapılmamasını tehlikeye atmaktadır. Kosova’da insan haklarının Kosova Anayasası ve kanunları çerçevesinde ırk, din, etnik köken, cinsiyet veya cinsel yönelimden bağımsız olarak her şartta korunacağından şüphe duymamaktayız.”
Gel gelelim, eşcinsellere bu denli özgür bir ortam sağlanan ve savunulan, Kosova Cumhuriyeti’nde 2007 yılından beri Müslüman kızların başörtülü okula gitmeleri engelleniyor.
Fatmire Jashari ve iki arkadaşının, Eylül 2007’de, Hames Jashari Okulu’ndan uzaklaştırılmasının ardından okul müdürü Hamdi Nuredin’in savunması oldukça ilginçti: “Bugün okulda iki kişiler. Şimdi izin verirsek yarın 200 kişi olurlar.”
Dönemin Kosova Akademik Bilimler Başkanı Recep İsmaili’nin şu sözleri ise bağımsızlığın neyin karşılığı olarak verildiğini açıkça ortaya koyuyordu: “Yıllarca laik devlet inşasına uğraştık. Din sadece bağımsızlık talebimize değil, Kosova’nın aşırı İslami bir ülke olarak algılanmasıyla, imajımıza ve topluma zarar veriyor.”
Halktan gelen tepkiler neticesinde, başörtüsü yasağı bir dönem uygulanmadı. Ancak 2009 yılı Aralık ayında yapılan bir değişiklikle, dini sembollerin kamu okullarında taşınması yasaklandı.
Kosovalı Müslümanlar, o günden beri, başörtüsü yasağını kaldırmak için yoğun gayret sarf ediyorlar. Haziran 2013’de, Adalet Partisi Milletvekili Amir Ahmeti’nin gayretleri neticesinde, Başbakan Hashim Thaçi dini özgürlükler ile ilgili bir komisyon kurulması talimatını verdi. Ancak büyük umut bağlanan bu komisyondan, hiçbir sonuç elde edilemedi.
Son olarak, Cumhurbaşkanı Atifete Jahjaga’nın 22 Ekim 2013 tarihinde Kosovor televizyonuna verdiği mülakatta dile getirdiği, “Devlet okullarında başörtüsüne izin verilemez ve verilmeyecektir. Kosova laik bir ülkedir” ifadesi Kosovalı Müslümanların büyük tepkisini çekti.
Başbakan Erdoğan’ın Kosova’yı ziyaret ettiği gün, yüzlerce başörtülü Kosovalı da sokaklardaydı. Hem Cumhurbaşkanı Jahjaga’yı protesto etmek, hem de Başbakan Erdoğan’ı yasaktan haberdar etmek istiyorlardı. Ne var ki, konu eşcinseller olduğunda hızlı ve sert bir açıklama yayımlayan, Kosova Başbakanı ve Priştine Büyükelçiliğimiz bu seslenişi duymazdan geldiler. Haliyle, Başbakan Erdoğan da konudan haberdar olamadı.
Şimdi, Başbakan Hashim Thaçi ve Türkiye Cumhuriyeti Priştine Büyükelçiliğimize, soruyoruz: Başörtüsü bir hak değil mi? Eşcinsellik kadar savunulmayı hak etmiyor mu?..
Ayhan Demir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder