Gezi Parkı eylemlerinde polisin kullandığı BİBER GAZINI günlerce televizyonlarının ekranlarından ve gazetelerinin manşetlerinden düşürmeyenler KİMYASAL SİLAHLARA neden sessiz kalıyordu!Taksim'de polisin Dolmabahçe'yi korumasına "orantısız güç kullanıldı" diyenler, Sisi'ye ve Esad'a neden ses çıkarmıyordu?
Altın hamle!
Mısır, Suriye, Lübnan, Libya, neredeyse bütün Ortadoğu yanıyor!
Her yerde gözyaşı ve kan var!
Ağlayanlar Müslüman...
Petrol ve gazın üzerinde oturmak, geçiş yollarına ev sahipliği yapmak böylesine pahalı bir şey! Oyun bölgenin dışında kuruluyor!
Kim varsa dahil ediliyor.
Bu durumlarda dünyayı ve yükselen güçleri çok iyi okumaktan başka çare kalmıyor! Ayakta kalmak UYANIK olmaktan geçiyor!
Etrafımızda savaşlar eksik olmayacak!
Artık bu kesin! Müslüman coğrafya, uzun bir süre daha acı çekecek.
* Ezan sesinin olduğu her yerde patlayan otomobiller görmek ne anlama geliyor?
* Neden Amerika çıktığı halde Irak'ta hiç huzur yok?
* Esad, neden kendi insanını zehirliyor?
* Ölen bir kız için ekranda ağlayabilen Erdoğan'a DİKTATÖR denilirken, neden ölüm kusanlara bir yakıştırma yapılmıyor?
* Ve en önemlisi BATI neden olanları kınamayı hiç akıl etmiyor?
Gezi Parkı eylemlerinde polisin kullandığı BİBER GAZINI günlerce televizyonlarının ekranlarından ve gazetelerinin manşetlerinden düşürmeyenler KİMYASAL SİLAHLARA neden sessiz kalıyordu!
Taksim'de polisin Dolmabahçe'yi korumasına "orantısız güç kullanıldı" diyenler, Sisi'ye ve Esad'a neden ses çıkarmıyordu?
Bütün bu soruları alt alta yazıp cevap bulduğumuzda
FOTOĞRAFIN tamamını görebiliyorduk!
Cevap için en doğru adres IRAK'tı!
Yılardır neredeyse her gün bir Şİİ mahallesinde bir SÜNNİ mahallesinde bombalı araçlar havaya uçar!
Ve nedense şoförler hiç kurtulmaz!
Yani pimi çekmeden ya da butona basmadan, araçtan atlamak akıllarına gelmez!
Gelmez; çünkü araçları kullananların bomba taşıdıklarından haberi olmaz!
Irak'taki bombalar dünya üzerinde savaşan PARANIN EFENDİLERİ nin bombalarıdır! Bu güç, Türkiye'de olduğu gibi bütün bölgede kıyasıya bir mücadele içinde!
Herkes ellerindeki bütün kozu oynuyor!
Bütün bu kan gölünün içinde zafer, PARADAN gelecek! Parayı kontrol eden, karşısındaki gücü etkisiz hale getirecek!
Bir yıl geri gidelim...
Dünyanın hemen hemen bütün yayın organları, ALTIN üzerinden spekülasyon yapmaya başladı. 1970'lere kadar paranın değerini ALTIN koruyordu! Artık böyle bir bağ olmadığı halde, birileri altını uçurmaya çalışıyordu! Medya büyük katkı verdi.
Ekonomiyi iyi bilen profesörler, ekranlardan ev hanımlarına seslenip "Altın al ama sabırlı ol! Uzun vadede kazanırsın" gibi hiçbir temeli olmayan öğütler verdi. Altın yerinde durmadı! Zıpladı!
Ocak- 1598 dolar Haziran- 1631 dolar Ağustos- 1645 dolar Ekim-1795 dolar...
Yani 2012 giderken ALTIN TAVAN yaptı! Ama hız kesmedi! Ekranlardan birileri çıkıp "2000 doları da geçecek!" dedi...
Fakat tersi oldu!
Ocak- 1675 dolar Mart- 1580 dolar Haziran- 1269 dolar... Yani eğri aşağı doğruydu artık!
Demek ki birileri ALTINA gaz verip satışı hızlandırdı! Bu operasyonun arkasında ise FED, yani Amerikan Merkez Bankası vardı.
Altına talep artınca bankalarda "Tamam, o zaman biz de talebi karşılayalım" dedi!
Böylece rezervlerinde tutulan altın çok iyi bir fiyata isteyene satıldı! Ki herkes istiyordu!
Bankalar bu operasyonla büyük KAR elde etti! Zaten paranın değeriyle altın arasında bir bağ yoktu!
Operasyonun ilk aşaması tamamlanmıştı!
İkinci aşaması ise daha da ilginçti! Hiçbir karşılığı olmayan DOLARIN yani REZERV paranın değeri artacaktı!
Bu ekonomik değil, siyasi bir operasyondu!
Ekonomistlerin anlamadığı, kaçırdığı buydu!
Altınlar paraya çevrildikten sonra dolar uçmaya başladı! Gaz ve petrol gibi stratejik ürünleri herkes dolarla alıp satıyordu!
Petrolün ve gazın varsa şanslıydın! Yoksa dolara muhtaçtın!
Tablo böyle olunca en büyük sıkıntıyı Çin, Avrupa, Japonya ve tabii Türkiye gibi ülkeler çekiyordu! Çünkü enerjiye çok para harcayan bu ülkelerdi! Ama en talihsizi, Türkiye'ydi! 60 milyar dolar gaz ve petrole vermek zorundaydı! En az!
Ama tablo garipti! Hem petrol fiyatları hem de dolar artıyordu! Kalemizde iki gol birden görme durumu vardı!
Bölgede petrol için savaşlar sürerken, kan ve gözyaşını getirenler perde arkasında PARA üzerinden son noktayı koymak için mücadele ediyordu!
Bir AKIL, altını elden çıkarıp kendi parasına değer katmıştı! Bunu garantilemek için de DONANMASINI Körfez'e göndermişti!
Zaten denizlerde gemiler, GPS ile rotalarını buluyordu! Bunu sağlayan 4 uydu da Amerika'nındı! Yani kimin yoldan çıkacağı ya da yola gireceği onların kontrolündeydi!
Bölgede bütün bunlar yaşanırken, Amerika ile Rusya hiç karşı karşıya gelmiyordu! Ama Amerika ve Rusya arasında DENGE noktası olan Türkiye'de Erdoğan'a saldırılıyordu! Saldıranlar İNGİLTERE merkezli güçtü! Baronlar, Ankara'nın bu dengede olmasını istemiyordu!
Kendi yanlarında Erdoğan'sız bir Türkiye için çırpınıyorlardı!
Ankara'nın bölgede tamamen bağımsız hareket ettiği gerçeği sır değildi!
Erdoğan içeride ve dışarıda yalnız bırakılmıştı!
İşte dün doların artan grafiği galiba tüyoyu verdi!
Mesaj dolar üzerindendi: Moskova'da, Londra'ya çalışan kimse kalmadı! Ama Ankara'da var! Bunu halletmezsek bölgede istediğimiz sistemi oturtamayız!
Bölgesel sorunlarla uğraşan Ankara'nın, başında böyle bir dert vardı.
Belli ki ekonomik vanalara etki edenler şikayetçiydi!
Ya yeni bir yol bulacak ya yeni bir yol yapacak!
Bakalım ne olacak!
NOT: Baronlar, dolar artınca yapay olarak altını yukarıya çekmeye çalıştı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder