Bakınız, Mustafa Kemal Atatürk'ü en iyi tanıyanlardan biri olan Doktor Rıza Nur, “Hayat ve Hatıralarım” isimli kitabının 4. cildinin 1357. sahifesinde ne yazıyor:
…Anlaşıldığına göre boşanma vak’asından iki-üç gün evvel, (M. Kemal'in karısı) Latife,(Latife'nin) kardeşi İsmail ile haremi Süreyya Paşa’nın kızı Melahat Ankara’ya gitmişlerdi. Çankaya’da misafir olmuşlar. O vakit Mustafa Kemal’in yanında kâtip sıfatıyla Halit Ziya’nın oğlu Vedad vardı. Güzel tüysüz bir çocuk. Bir akşam üzeri karanlık çökerken İsmail, Melahat balkona çıkmışlar. Bakmışlar Vedad, Mustafa Kemal’i ağacın dibinde yapıyor.
Latife’yi çağırmışlar. O da görmüş. Bir kıyamettir kopmuş. Latife, Mustafa Kemal’e“Herşeyini gördüm, hepsine tahammül ettim. Artık buna edemem.” demiş. Gazi(!) susmuş, İsmet’in evine gitmiş. “Bu karıyı şimdi boşayacağım” demiş. İsmet, sabahleyin erken Heyet-i Vekile’yi(Bakanlar Kurulunu) toplamış. Talaka (boşanmaya) karar vermişler(!) Latife’yi İsmet alıp, trene koymuş. Trende teselli etmek istemiş. Latife ona “Sus, sus! İsmet Paşa! İsmet Paşa! Sen ona bir gün dalkavukluk etme seni benden daha rezil eder. Her pisliğine aleti sensin” demiş.
-----------
(Doktor Rıza Nur, Türkiye’nin ilk Milli Eğitim bakanı ve Lozan'da Türkiye'yi temsil eden iki numaralı isimdir. Türk milliyetçisi ve vatanperverdir. Tam on iki sene yurtdışında sürgün yaşamak zorunda kalmış, Mustafa Kemal'in ölümünün hemen ardından temelli yurda geri dönmüştür. Lakin, kısa bir süre sonra şaibeli bir şekilde, kendi evinde hayata gözlerini yummuştur. Ona ilk tıbbi müdahaleyi yapan komşusu Semih Sümerman'ın Sabetaycı bir hain olup olmadığı hala daha gün yüzüne çıkartılamamıştır. Bilindiği üzere Türk ve Müslüman gözükerek ve Türk ve Müslüman isimleri taşıyarak asliyyeti olan Yahudiliğe hizmet eden hain Sabetaycılar hep ilginç -men ve -man ekli soyisimleri taşımaktadırlar. Bu husus, gerçekleri gün yüzüne çıkartmak niyetindeki namuslu Türk tarihçilerini beklemektedir. )
akademi dergi may/2013 |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder