2. GEBELİK DÖNEMİNDE BAKIM
Gebelik düşünüldüğünde öncelikle bir sağlık kuruluşuna başvurularak tam bir sağlık kontrolünden geçmek gerekir. Böylelikle gebelik sırasında artabilecek bedensel hastalıkların olup olmadığı, anne ile baba arasında kan uyuşmazlığının bulunup bulunmadığı tespit edilebilir. Önceden yapılan bu muayene sonunda annenin ve bebeğin zarar göreceği durumların oluşması engellenebilir. Böyle hâllerde gebelik ertelenebilir; hatta gerektiğinde gebe kalmaktan vazgeçilebilir.
Gebelik oluştuğundan kuşkulanan anne adayı, .hemen bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdır. Böylece gebelik tanısını kesinleştirmek mümkündür. Erken dönemde gebelik tanısını kesinleştiren anne adayları, buna göre daha dikkatli davranabilir. Anne adayları, gebelik süresince belli aralıklarla sağlık kontrolüne gitmelidir. Küçük yerleşim birimlerinde ebeler, bu düzenli kontrolleri yaparlar; gerek gördüklerinde gebe kadını doktora ya da hastaneye sevk ederler. Son aylara dek ayda bir kez yapılan kontroller, son ayda daha sıklaştırılır. Ancak muayene süresi gelmese bile gebe kadın, kendisinde bazı rahatsızlıklar hissediyorsa derhal sağlık kuruluşuna başvurmalıdır. Gebelik boyunca yapılacak kontrollerin çeşitli amaçları vardır:
Resim 5.7 Gebelik döneminde annenin sağlık durumu kontrol edilir. Kan basıncı ölçülür, gerekli tetkikler yapılır.
Annenin sağlığını bozabilecek durumlar kontrol edilir. Kan basıncı ölçülür (Resim 5.7). İdrar tetkiki yapılır. Ağırlık artışı izlenir. Sistemik hastalıkların varlığı araştırılır. Böylece gebeliğin devam edip etmeyeceği, doğumun ne zaman ve nasıl gerçekleştirileceği ve hastalık varlığında tedavi planlanabilir.
Bebeğin gelişimi izlenir. Annenin ağırlık artışı, bebeğin gelişiminin bir göstergesidir. Anne adayının gebelik boyunca 10-13 kg alması gerekir. Bu artış, ilk üç ayda 1,5 -2 kg kadar olmalıdır. Annenin ağırlık artışı yetersiz ise bebeğin gelişimi de geri kalır. Aşırı kilo alma da bebeğin gelişimini olumsuz etkiler.
Bebeğin anne karnındaki duruş şekli, özellikle son aylarda doğum şeklinin belirlenmesine yardımcı olur.
Bebek kalp atımlarının sayısı ve düzgünlüğü izlenir. Bunlar bebek sağlığının göstergesidir.
Gebeliğin 5. ayından itibaren 1 ay ara ile iki kez tetanos aşısı yapılmalıdır. Böylece annede oluşan antikorlar, plasenta yolu ile bebeğe de geçerek yeni doğan bebeğin tetanos olmasını engeller.
Anne-baba arasında kan uyuşmazlığı olup olmadığı kontrol edilerek gerekli önlemler alınır. Doğumun, gereğinde kan değişimi yapılabilecek bir merkezde yapılması sağlanır.
Anne adayına, gebelik, doğum ve bebek bakımı konusunda bilgi verilir. Böylece gebelik takipleri sırasında, gebenin anneliğe hazırlanması da sağlanabilir.
Gebelik muayeneleri dışında her anne adayının mutlaka uyması gereken bazı kurallar vardır:
Sağlıklı bir gebelik geçirilebilmesi için hekim önerisi olmadan ilaç kullanılmamalıdır. Özellikle ilk üç ayda olmak üzere, gebelikte kullanılan ilaçlar bebekte doğumsal bozukluklara, sakatlıklara sebep olabilir.
Gebelik döneminin sağlıklı geçirilebilmesi ve bebeğin iyi gelişmesi için gebelikte dengeli ve yeterli beslenme gerekir. Yetersiz beslenme kadar aşırı beslenme de hem anne hem bebek için zararlıdır. Bu sebeple, "gebenin iki canlı olduğu için iki kat fazla yemesi gerektiği" düşüncesi hatalıdır. Gebe kadın, vitamin ve minerallerle desteklenmiş bol proteinli bir beslenme düzenine uymalıdır. Fazla kalorili, şekerli, karbonhidratlı, yağlı, gaz yapıcı yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Gebelikte, özellikle demir ve kalsiyum içeren besinlerin alınmasına özen gösterilmelidir (Resim 5.8).
Bazı gebelerde, yiyeceklere karşı aşırı istek duyulabilir. Aşerme olarak adlandırılan bu durum psikolojik yönü de olabilen normal bir olaydır. İstek duyulan yiyeceklerin mutlaka yenmesi gerektiği, yoksa çocuğun sakat olacağı düşüncesi yanlıştır.
Bazen gebeler sabun, toprak gibi maddelere karşı istek duyabilirler. Özellikle toprak yeme, demir yetersizliğine bağlı kansızlığın bir göstergesi olabileceği için sağlık personeline danışmalı ve gerekli tetkikler yapılarak önlem alınmalıdır.
Gebelikte röntgen ışınlarına maruz kalınmamalıdır. Özellikle bebeğin organlarının oluştuğu ilk üç ayda, röntgen ışınlarına maruz kalma, bebekte doğumsal bozukluklara ve sakatlıklara sebep olabilir.
Gebenin bazı hastalıklara yakalanması, bebek açısından büyük sakıncalar yaratabilir. Gebeliğin ilk üç ayında anne adayının kızamıkçığa ya yakalanması, bebeğin ölmesine ya da bebekte doğumsal bozukluklar oluşmasına sebep olabilir. Böyle bir durumda tıbbi yöntemlerle gebelik sonlandırılabilir. Anne adayının toksoplazmozis gibi bazı enfeksiyon hastalıklarına yakalanması da düşüklere ve sakatlıklara yol açabilir.
Gebelikte vücudu sıkmayan, rahat ve bol giysiler giyilmelidir (Resim 5.9). Sıkı pantolon, tayt, beli sıkan kemer, sıkı lastikli çorap gibi kan dolaşımını engelleyen giysiler kullanılmamalıdır. Ayakkabılar rahat olmalı, yüksek ökçeli olanlar kullanılmamalıdır.
Gebeler çok uzun ve yorucu seyahatlere çıkmamalı, gerektiğinde doktora danışarak yolculuk yapmalıdırlar.
Anne sağlığını etkileyen çeşitli faktörler, ölümlere sebep olabilmektedir. Anne ölümleri doğrudan gebelik, doğum ve lohusalığa bağlı olarak meydana gelen ölümlerdir. Ülkemizde her yıl binlerce kadın bu yüzden hayatını kaybetmektedir. Ana ölüm oranının yüksek olması, o ülkenin genel sağlık düzeyinin düşük olduğunu gösterir.
Lohusalık: Doğumdan sonraki 6 haftalık süre. Bu dönemde, gebelikte büyüyen rahim eski hâlini alır.
Post matüre bebek: 40 haftadan sonra doğan bebeklere verilen addır.
Travma: Canlı üzerinde beden ve ruh açısından önemli ve etkili yaralanma belirtileri bırakan durum.
Resim 5.8 Gebelik döneminde yeterli ve dengeli beslenmeye önem verilmelidir.
Şekil 5.2 Doğumun safhaları
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder