13 Ekim 2013 Pazar

Balyoz

Balyoz

Yargıtay'ın merakla beklenen kararı dün geldi. Çetin Doğan başkanlığında toplanan SEMİNER grubuna ceza yağdı! Dışında kalıp bunlarla birlikte hareket ettiği söylenen askerler de hafif olmayan cezalara çarptırıldı!

Kuvvet komutanlarından binbaşıya kadar yelpaze geniş...
Peki biz bu cezalara nasıl bakmalıyız?
Yargıtay'ın son sözünden ne anlamalıyız?

En önemlisi gelecekte ne yaşayacağımızı nasıl tahmin etmeliyiz?
Soru çok!
Ama daha önce defalarca söylediğim gibi DARBE ve CUNTAları anlamak şart!

12 Eylül darbesi olmadan hemen önce Hava Kuvvetleri Komutanı Tahsin Şahinkaya, Amerika'dan dönmüş ve düğmeye basılmıştı!
İnanın Ege Ordu Komutanlığı'na BONDOCU olarak giden Kenan Evren Paşa'nın bile ne Genelkurmay Başkanı olacağından ne de darbede kullanılacağından haberi vardı!
Senaryo dışarıda yazılır bizim askerlerimizin bir kısmı da maalesef rol alırdı!

Türkiye kabuk değiştiriyor! Kanını emen UR'dan kurtuluyor! Haliyle bu çok sancılı oluyor! Kolay değil! Hiç ortada görünmediği halde PERDE arkasından ülkeyi yöneten güçlerle mücadele sanıldığı gibi ter akıtmadan olacak bir iş değil!

İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Türkiye'ye giren Amerika ile zaten ev sahibi olan İngiltere'nin mücadelesidir başımızı ağrıtan!

Londra, her kuruma ve sermayeye sızıp yönetmesiyle bilinir! Böyle de oldu zaten! Bazen kendi, bazen de Amerika'daki MUSEVİ partnerlerinin gücünü alarak Türkiye'ye çöktü!

Gizli kodlarda, Kraliçe'nin ve Musevi baronların parmak izi olduğundan Türkiye'de ANADOLU kokan, Müslüman kimliği taşıyan hiçbir şey istenmedi!

Ne zaman böyle bir hareket olsa MERKEZ MEDYANIN katkısıyla bir kaşık suda boğuldu!

AK Parti ve Erdoğan iktidara geldiğinde de aynı senaryo sahneye konuldu!
Bunun gerçek ayağı ERGENEKON'du!

Darbeler, cuntalar, suikast ve zehirleme girişimleri, telekulaklar, tehditler, uyarılar ne ararsanız vardı! Erdoğan yılmadı! Ergenekon her ne kadar asker ağırlıklı görünse de ÇOK ÖNEMLİ NUMARALARI SİVİL olan oluşumdu!

Bu hareket İSTANBUL BARONLUĞUNUN kontrolündeydi! Asla ve kat'a iktidarda bir MÜSLÜMAN istenmiyordu!

Olay burada patladı!

Ergenekon çerçevesine baktığınızda Avrupa'yı görürsünüz! İsim vermek istemem ama bazı profesörler ve sivillerin Avrupa başkentleriyle arasından su sızmaz! Sivil bir yapının sadece bir kısmı, hem de önemsiz bir kısmı içeridedir!

BÜYÜKLER hala dışarıda olup, GEZİ olaylarında sonuç alınmadığını görünce sinirlenerek JETLERİYLE yurtdışına çıkmaktadır! İlişkileri geniş bir AĞ'ın içindedir!

Bu yapı Türkiye'nin kendi içindeki kavgaları bitirip bölge ile ilgilenmesini asla istemez!

Çıkarları gereği bunun yapılmasına da katlanamaz!

Başörtüsü özgürlüğünü, Kürtler'le kucaklaşmayı içine sığdıramaz!

Bunlar yapıldığında Türkiye'nin büyümesi gündeme gelecektir ki dertleri ve önlemek zorunda oldukları FACİA (!) budur! Ergenekon katı resmi ideolojiyi savunup DEVLETİN sadece kendi vatandaşlarıyla uğraşmasını ister!

Savaş varken Kürtler'le barışı aklından bile geçirmez! Dine ve tarihe mesafe koymayı emreder! Ortadoğu kirli bir alan, Arap ise ikinci sınıf insandır!

Maalesef gerçek budur! Bu nedenle de Türkiye'yi büyütmek için yola çıkan Erdoğan hedeftir!

Devlet BÜYÜME kararı aldıktan sonra SİVİL merkezli ERGENEKON'a operasyon yapıldı! Çoğu dışarıda tutularak "Artık bu davadan vazgeçin!" mesajı verildi! Ama asla geri adım atmazlardı!
Alışmışlardı!

GEZİ'de DİKTATÖR rüzgarının estirilmesi boşuna değildi!

AVRUPA'lı ne kadar yayın varsa, daha doğrusu MUSEVİLER'in elindeki küresel medyanın DİKTATÖR ÇIĞLIĞI atması boşuna değildi!

O manşetlerin ERGENEKON'la yakından ilgisi vardı!
Zaten bunu yazdığımız için rahatsız oluyorlardı! Çünkü önceden her türü oyunu kurup sonuç alıyorlardı!

Ama Türkiye gibi BASIN da değişiyor ve bilinmeyen gerçekler artık insanlarla buluşuyordu!


Kürtler'le bütünleşme sağlandığı anda hedefe konulan Erdoğan devreye girer ve kapsamlı bir AFLA SULH'u getirir!
Devlet kendi askerine, kendi insanına uzak durmaz!
Herkes Yeni Türkiye'yi kabullenince iş tatlıya bağlanır!
Düne kadar DEVLET sandığımız şey GİZLİ bir YAPIYDI!
Devletin koltuğunu geri alması ve bunu hissettirmesi bizim için uzun sayılacak bir zaman olsa da yapılanlar düşünülünce abartılı değil!

Yakında taşlar yerine oturacak!

Bölgedeki paylaşım tamamladıktan sonra herkes zenginliği ve Büyük Türkiye'yi yaşayacak!
Davaların arkasında ADALET var! Hükümet yok!
Her şeyi Erdoğan'a fatura eden bu algı da BAŞBAKAN'ın muhtemel operasyonuyla yıkılacak!

2002'den beri yaşananları alt alta koyun!
Belki o zaman Ankara'nın ne kadar büyük ve anlamlı bir mücadelenin ortasında olduğunu anlarsınız!

Merkez medyanın söylediklerine takılırsanız bir arpa boyu bile yol alamazsınız!

Musevi sermayesinin bölgede 10 dolar harcayarak yapacağı bir işi Türkiye 1 dolara yapacak kadar güçlüdür!

Bu denklemin bozulması istenmiyor!
Ergenekon ve Balyoz'un özü budur!

Merkez medya mı?

Sahiplerinin kim olduğunu daha önce anlatmıştım sanıyorum! İsimlerine kanmayın!

OYUNU ANLAYIN!

Ergün Diler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder