Beyaz Saray düştü
Sanki Başkan Obama var karşımızda.
Dünyayı nükleer savaşla karşı karşıya bırakmak isteyenlerin karşılarında cesur bir ABD Başkanı... 'Kalemin kılıçtan güçlü olduğu' gerçeğini, İran Cumhurbaşkanı'yla anlaşma yaparak dünyaya gösterme isteğindeki ABD Başkanı'na yapılan saray darbesi.
İster gövde gösterisi deyin, isterseniz herhangi bir saldırı olasılığı karşısında yapılacakların provası... Hepsinin buluştuğu ortak nokta, birilerinin içeriden aldığı destekle ABD'nin Başkanlık makamını etkisiz hale getirme planı.
Beyaz Saray darbesi sonunda, ABD başkanı devriliyor. Başkan yardımcısı yemin ederek göreve geliyor.
Kısa bir süre sonra, Yeni başkan da (Başkan yardımcısı) Number one uçağı hedef alınarak devre dışı bırakılıyor. Aradan bir adam sivriliyor...
İşte, bu sürpriz isim, Beyaz Saray darbesini planlayan, perde gerisinde saklanmayı başaran bir isim, silah baronlarının adamı, başkan oluyor.
Obama'nın filmdeki muadili Başkan Sawyer...
Barışçıl başkanın silah sanayini kızdırma gerçeği 'Beyaz Saray Düştü' filminin öne çıkan mesajı.
Silahsızlanma çabaları sürdürülürken, silah lobilerinin desteğiyle devreye sokulan Ortadoğu'yu ve Müslüman ülkeleri kızıştırma oyunları anlatılıyor.
Ülkelerdeki fay hatlarını iyi analiz eden, küreselleşme olgusundaki rekabeti iyi değerlendirmeyi fırsat bilen silah lobileri, ne yazık ki dünyamızda rahat varlık gösteriyor.
Kendilerinden beklendiği gibi, komplo teorileriyle nabzı yükselterek yönetim kademelerini etkileyip düzenlerini korumaya çalışıyor.
Böylece 'silahsızlanma' çabaları da doğal olarak havada kalıyor.
Silahsızlanma ve Ortadoğu'yla barış içinde yaşama isteğiyle harekete geçen BİR LİDER'E karşı, zarara giren silah lobilerinin küresel oyunları gündeme getirilirken, önemli mesajlar veriliyor.
'Beyaz Saray düştü' filminin zamanlaması kadar verdiği mesajlarda önemli.
BİR: Silah lobilerinin Ortadoğu harekâtı.
İKİ: Mısır darbesiyle çökertilmeye çalışılan, Başbakan Erdoğan-Başkan Mursi (Türkiye-Mısır) mihveri.
Gerçekler ışığında, sahadaki durum ne?
Moskova, kendisine bağlı olan bir lideri (ESAD) feda etmek istemiyor.
Hizbullah ile Devrim Muhafızları'nı Suriye'de kullanmakta tereddüt etmeyen bir İran var.
Suriye'de kimsenin diğerini ezmesine fırsat verilmiyor.
Ankara-Kahire hattı
Mısır darbesinin zamanlamasına da dikkat.
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Gazze ziyareti öncesi yapıldı. ABD ve İsrail'in rahatsız olduğu bu ziyarete engel oluşturmak için Mısır'daki darbenin iyi okunmasında fayda var.
'Müslüman Ülkeler Birliği' için aktif politika izleyen, Filistin-Gazze ayrılığını sona erdirmek için tüm ağırlığını koyan, Ankara-Mısır arasında tarihi köprüyü kuran Erdoğan'ın önü Mısır darbesi ile kesilmek istenmektedir.
Erdoğan-Mursi (Türkiye-Mısır) mihveriyle gerçekleşmesi söz konusu olacak Doğu Akdeniz'in kuzeyi ile güneyi arasındaki petroldoğal gaz işbirliği ve nihayetinde Filistin-Gazze barışı, içiçe çalışan silah ve petrol baronlarınca maalesef kırılmaya tabi tutulmaktadır.
Bu gelişme en çok kimin işine geliyor?
Başta İsrail'in...
SON SORU: Küresel petrol ve silah şirketlerinin çoğunluğunun Yahudi sermayeli gruplar olduğunu söylemeye gerek kalıyor mu?
BÜLENT ERANDAÇ - takvim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder