Büyük düello
Ne Osmanlı'yı ne de Cumhuriyet'i öğrenebildik! Yalan rüzgarlarıyla ömür tükettik! Andımızı da İstiklal Marşı'mızı da söylerken ülke bizim değildi!
Dünya üzerinde fabrika ayarları ile oynanmış en güzel örnektik!
Adamların BİTİRME teziydik! 16 devlet kurmuş millet oyuncak
olmuştu!
Biri Bizi Gözetliyor'la yatıyor, amcasının eşine yani yengesine musallat olan AŞK-I MEMNU ile kalkıyorduk!
Denklem buydu!
Yabancılaşma, başkalaşma tavan yapmıştı!
Televizyonlar ve gazeteler aslında BİZİM olmadığı için oyunu görme ve ayağa kalkma şansımız yoktu!
Teşrifatçılar tarafından salona doldurulan ama bir türlü filmi izleyemeyen kalabalık gibiydik!
Gerçeğe ulaşmanın neredeyse imkansız olduğu topraklarda yaşıyorduk!
Kimseye düşman olmamız gerekmiyordu!
Ancak gerçeği bilmek herkes gibi Türk milletinin de hakkıydı!
Ne içeriyi ne de dışarıyı anlayabildik!
Siyaset, iş dünyası, Ordu, MİT yani ülkeyi ülke yapan kurumlar pas geçti! Zamanla öyle bir noktaya gelindi ki ülke hakkındaki KÜÇÜK bir gerçek bile MASAL olarak görülmeye başlandı! En büyük tehlike buydu aslında!
Herkes yılların getirdiği alışkanlıkla, forma aşkıyla, içinde büyüdüğü ideoloji ile olaylara bakıyor gerçeği sorgulamıyordu!
İşin özü ne tarihimizi ne de İslam'ı öğrenebiliyor ve anlayabiliyorduk!
Çatışma hali ülkenin gizli kodlarının uzun süre daha yaşamasına yol açıyordu!
Bakın dünyada şu an ULUS DEVLETLER ile kendini devletlerden üstün gören aileler çatışıyor!
Savaşın en çetin hali Amerika'da yaşanıyor!
Amerikan Merkez Bankası'nın sahibi Rothschild, Rockefeller, Lazard, Warburg ve Schiff gibi güçlü ailelerdir! Ve bu ailelere ÜRETİM yapan BEYAZ AMERİKALILAR karşıdır!
Savaşın odak noktası burasıdır!
ABD "Amerika, Amerikalılar tarafından yönetilsin!" diye iç çatışma yaşarken bizdeki durum da oradakinin tıpatıp aynısıdır!
Bir grup insan dünyanın tepesine oturup istediğini yapacak gücü kendinde buluyor! Diğerleri de "Hayır biz de varız! Size bırakmayacağız!" diyor!
Kim mi bunlar?
Anlatayım...
Geçenlerde ABD Merkez Bankası'nda değişim yaşandı! Ben Bernanke, daha doğrusu Ben Şalom Bernanke, yerini sarışın bir hanımefendiye bıraktı!
Yeni Başkan Janet Yellen'di! Yellen de kocası ekonomist George Akerlof da Musevi'ydi! Fakat zengin ve etkili Museviler hep EŞKENAZ'dı! Eşkenaz "ALMANYA" anlamına geliyordu!
Bir de İspanya'dan giden SEFERADLAR vardı! Ama bunlar hem İsrail'de hem de dünyanın çeşitli noktalarında ARAPLARLA karıştığı düşüncesiyle ikinci planda tutulurdu!
Neyse konumuz bu değil zaten!
Amerika'nın nüfusu aşağı yukarı 315 milyondur!
Bu toplam nüfusun içinde Musevi olarak hayatlarını sürdürenlerin sayısı da 5.3 milyondur!
Kaba bir hesapla Amerikan nüfusunun %1.7'si Musevi'dir!
Fakat buradaki orana rağmen neredeyse bütün büyük şirketlerin, bankaların sahipleri ve yöneticileri Musevi'dir!
Nasıl Türkler güreş yapıyorsa, Almanlar bira içiyorsa, zenciler iyi koşuyorsa, Çinliler karate yapıyorsa anlaşılan Museviler de PARA topluyordu!
Şaka bir yana gerçekten PARAYA hakim olan tek milletti!
Kötü bir şey yaptıkları için değil sadece tespit amacıyla söylüyorum...
Zaten rakamlar da bunu doğruluyor!
Amerika'nın küçük bir azınlık tarafından yönetildiğini sakın düşünmeyin!
Çünkü biz yani Türkiye azınlık bile olamayacak birkaç aile tarafından kontrol ediliyorduk!
Bu kontrol mekanizması Cumhuriyet'in ilk yıllarından itibaren kendini gösterdi!
Biz içeridekileri TÜRK zannettik!
Ülke, oluşturulan SERMAYE yapısı ile paralel olarak kurulan İSRAİL'e bağlandı!
İsrail hiçbir zaman bizim için DÜŞMAN değildi!
Müslüman, Ülkücü, solcu, sağcı, Kürtçü yani gerektiğinde herkes DÜŞMAN olabiliyor ama "İsrail'in içimizde olma hali" hiç sorgulanmıyordu!
Zaten Boğaz'daki etkili isimlere ne zaman sorsam "Yahu dünyayı 5-6 aile yönetiyor!
Romantik olma! Onları neden karşına alıyorsun!" diye cevap veriyordu!
Oysa kimseyi karşıma aldığım yoktu!
Sadece ülkemin yanındaydım!
Bu güçleri karşısına almayan, hatta onlara şirin görünmek için çaba harcayanlar orduda, MİT'te, bürokraside çok sayıda yer tutmuştu!
Türk vatandaşı olarak herkes imkanlardan ve şartlardan eşit yararlanmalıydı elbet! Ama PARAYA gelince hep birkaç aile 4 ayak üstüne düşüyordu!
Para onların kontrolünden çıkmıyordu! Para onlarda olunca siyasete de onlar hükmediyordu! İstediğini getiriyor, istememelerine rağmen gelenleri de askerle götürüyordu!
Zaten MEDYA hep onlardaydı!
En büyük silahı dünyanın hiçbir noktasında kimseye vermemişlerdi!
Neyse...
Cumhuriyet Halk Partisi de İsrail ve arkasındaki güçlü ailelerin tezlerini savunmak için hayattadır! CHP'liler bunu ne kadar biliyor emin değilim!
Ama peşinden koştukları DEĞERLER, biz TÜRKLER'in bulduğu ve yeşerttiği değerler değildir!
Devletin ORTADOĞU'ya kaymasını engellemek için geliştirilen ve KÜÇÜK TÜRKİYE olarak yaşatılmak için yürürlüğe konulan ilkelerdir!
Ben şimdiye kadar "BÜYÜK TÜRKİYE" diyen bir CHP'li hiç görmedim!
Ayrıca TÜRKÇÜ lazım olduğunda da perde arkasından araya girenlerin bunlar olduğunu anlamak hiç de zor değil! Ayak izleri açık ve net!
Devletin milleti fişlemesi ve bizim de aramızda ayrışmamızın mimarı da bunlar!
Tıpkı "nüfus planlaması" diyerek TÜRK'ü durdurmak isteyenlerin bunlar olduğu gibi...
Söylenmese de 16 devlet kuran milletten korkuları büyük!
Kürt meselesi en son kurduğumuz devleti küçültmek için çıkarıldı! Türkler de Kürtler de bu oyuna geldi!
İşte CHP'yi de içine alan GÜÇ temsilci olarak tesis ettiği İSRAİL'i kaybetmek istemiyor! Ortadoğu'daki kulağını vermek istemediği gibi KALBİ olan Türkiye'yi de elden çıkarmaya yanaşmıyor!
Savaşın, kavganın, çatışmanın nedeni bu!
Erdoğan'a, Özel Paşa'ya ve Fidan'a saldırmalarının temelinde bu yatıyor!
Milli çizgide ısrar edenler hemen hedefe konuluyor!
Kendi ülkende YABANCI olmak gibi bir şey yaşananlar!
Acı ama gerçek!
Bu grup sadece PARA kazanmakla yetininceye kadar tansiyon düşmeyecek! "Tamam! Biz devleti size iade ediyoruz!" deyinceye kadar çatışma dinmeyecek!
Üzülerek söylemek gerekiyor ki ilk kez DEVLETİ geri almaya bu kadar yakınız!
Bunun için mücadele edenlere en şiddetli saldırı içeriden!
Üzülmemek elde değil...
Ama az kaldı! Güzel günler yakında!
Ha gayret!
NOT: Bu adamların banka ve para oyunlarını açıklamadan, rakamların arkasındaki SİHİRBAZI ortaya çıkarmadan ülke rahat nefes almaz
Ergün Diler
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder